Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/3620 E. 2014/6005 K. 23.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3620
KARAR NO : 2014/6005
KARAR TARİHİ : 23.10.2014

Mahkemesi :Dikili Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :16.01.2014
Numarası :2010/360-2014/25

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, zaman bakımından uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesine dayalı eksik ve hatalı işler bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar, davacı asıl tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak iki kez keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, inşaatın 27.04.2012 tarihinde yapı ruhsatına bağlanarak yasal hale getirildiği, ikinci bilirkişi kurulunca düzenlenen asıl ve ek raporlara göre inşaatın gerçekleşme seviyesi %56,58 olup sözleşmede 16.500,00 TL olarak kararlaştırılan götürü bedele oranlandığında davalı yüklenicinin 9.335,70 TL iş bedeline hak kazandığı, davacı tarafından davalıya 12.500,00 TL ödeme yapıldığından 3.164,70 TL fazla ödeme bulunduğu, ancak Yargıtay ilâmına göre hakediş miktarının 12.500,00 TL’den az olarak saptanması halinde 12.500,00 TL olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Yargıtay ilâmının son paragrafında maddi hata yapılarak tarafların sıfatı karıştırılmış, davacı iş sahibi, davalı yüklenici olduğu halde bozma ilâmı davacı yüklenici, davalı iş sahibi gibi kaleme alınmıştır. Yargıtay ilâmında anlatılmak istenen, sözleşmede iş bedeli götürü olarak kararlaştırıldığından yüklenicinin hakettiği iş bedelini fiziki gerçekleşme oranına göre saptamak ve ödemelerle mukayese ederek davayı sonuçlandırmaktır. Maddi hataya dayalı olduğundan yüklenicinin en az 12.500,00 TL bedele hak kazandığı kabul edilemez.
Bozma sonrasında mahkemece iki kez keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. İnşaat mühendisi A..T…tarafından düzenlenen asıl ve ek raporlarda yüklenici tarafından yapılan işlerin sözleşmesine göre yapılması gereken tüm işlere oranı belirlenmemiş, işin terk edildiği 2007 yılı serbest piyasa rayiçleriyle yüklenicinin 16.850,00 TL tutarında imalât yaptığı, 4.500,00 TL tutarında da eksik iş bulunduğu bildirilmiştir. İnşaat mühendisi A.. E.. ile hukukçu T.. G.. tarafından düzenlenen asıl ve ek raporlarda ise yüklenici tarafından yapılan işlerin sözleşme kapsamındaki tüm işlere oranı %56,58 olarak belirlenmiş, bu orana göre yüklenicinin 9.335,70 TL iş bedeline hak kazandığı bildirilmiştir. İkinci
bilirkişi kurulu, seviye tespitinde 12.08.2007 tarihli tespit raporu ile 09.03.2008 tarihli bilirkişi raporunu esas almış, anılan raporlara göre sözleşme kapsamındaki tüm işlerin bedelinin 30.400,00 TL olduğunu, bu tutarın 17.200,00 TL’lik kısmının yapılmış, 13.200,00 TL’lik kısmının ise eksik bırakılmış olduğunu kabul ederek ve bu rakamları oranlayarak inşaatın seviyesini %56,58 olarak bulmuştur. İkinci bilirkişiler seviye tespitini bozma öncesi alınan raporlara göre yaptığından ve seviye tespitinde esas alınan bedeller ile ilk bilirkişinin belirlediği bedeller arasında önemli oranda fark bulunduğundan ikinci rapor hüküm tesisi için yeterli bulunmamaktadır.
O halde mahkemece yapılacak iş, bozma sonrası ilk raporu düzenleyen inşaat mühendisi A. T…dan bozma doğrultusunda ek rapor alınarak işten el çekildiği tarih itibariyle yapılan işleri -varsa nefaset farkları da düşülmek suretiyle- sözleşme kapsamındaki tüm işlere oranlayarak fiziki gerçekleşme seviyesini bulmak, bu oranı sözleşmedeki götürü bedele uygulayarak yüklenicinin hakettiği iş bedelini hesaplamak, kanıtlanan ödeme tutarıyla karşılaştırarak sonucuna göre karar vermek olmalıdır. Mahkemece yeterli incelemeyi içermeyen ikinci bilirkişi raporu esas alınarak ve bozma ilamı hatalı yorumlanarak davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine,karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 23.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.