Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/3085 E. 2014/6303 K. 05.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3085
KARAR NO : 2014/6303
KARAR TARİHİ : 05.11.2014

Mahkemesi :Konya 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :11.03.2014
Numarası :2014/27-150

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsiline yönelik itirazın iptâli davası olup, mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalının temyizi üzerine, Dairemizce bozulmuş ve mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda icra dosyasının infaz edildiğinden sözedilerek konusu kalmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, verilen bu karar davalı tarafından temyiz olunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı yüklenicinin bakiye iş bedelinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptâli ile takibin devamı istenmiş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile, takibin asıl alacak olan 41.866,40 TL üzerinden devamına ve bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, icra inkâr tazminatı ve faize ilişkin istemin reddine dair verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13.11.2013 gün ve 2101/6790 Esas ve 2013/5883 Karar sayılı ilâmıyla bozulmuştur. Bozma ilâmı; “…Dava konusu işin doğrudan temin yöntemiyle ihale edildiği anlaşılmakta olup, S.. B.. Konya Numune Hastanesi Başhekimliği’nce piyasa araştırması sonucu teklifler alınmış, davacı şirket tarafından verilen teklifler uygun görüldüğünden iş doğrudan temin suretiyle davacıya yaptırılmıştır. İcra takibine konu olan 2 adet fatura kapsamındaki işlerin doğrudan temin, piyasa araştırma raporlarına ve onay belgesine uygun olup olmadığı araştırılarak gerekirse mahallinde keşif yapılmak suretiyle ve bu faturaların kapsamında yapılan işlerin yapıldığı tarihteki tutarı konusunda davalı itirazına rağmen bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.” şeklindedir. Bozma ilâmına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğar. Nitekim Hukuk Genel Kurulu’nun 04.05.1979 tarih ve 7/911-430 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, bozma kararına uyulmakla orada açıklanan biçimde araştırma ve inceleme yapılması, yine orada benimsenen
hukuki esaslar uyarınca karar verilmesi konusunda usuli kazanılmış hak doğar. Mahkemece bozma ilâmına uyulduğu halde bozma doğrultusunda araştırma yapılmamış ve icra dosyası infaz edildiğinden bahisle davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Öte yandan mahkemece infaz edildiğinden bahisle konusuz kaldığından sözedilmişse de; mahkemece dava dosyasında verilmiş bulunan 07.06.2012 gün ve 2010/705 Esas ve 2012/524 Karar sayılı davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, icra dosyasına ibraz edilmiş ve icra müdürlüğünce borçluya 60.514,90 TL’nin ödenmesi yönünde muhtıra çıkartılmış, bu muhtıra üzerine saymanlıkça borç dosyaya yatırılmış, kesintiler sonucu davacı alacaklıya 58.019,29 TL reddiyat makbuzu ile ödenmiştir. Bu ödemenin rızaen olmayıp, ilâmın infazı amacıyla yatırıldığı dosya kapsamıyla anlaşılmaktadır. Davalı tarafından davanın kabulüne dair herhangi bir kabul beyanı bulunmamaktadır. Bu durumda davanın konusuz kaldığından sözedilemez. Bu nedenle mahkemece işin esasının incelenmesi gerekir. Az yukarıda açıklandığı üzere, uyulan bozma ilâmı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılmalı ve sonuçta davacının alacak tutarı belirlenmelidir. Davacıya fazla ödeme yapılmış olması halinde ise, İİK’nın 40. maddesi uyarınca, karar kesinleştiğinde kısmen ya da tamamen eski hale getirilecektir. Bu husus gözardı edilmek suretiyle davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 05.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.