Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/2893 E. 2014/5549 K. 29.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2893
KARAR NO : 2014/5549
KARAR TARİHİ : 29.09.2014

Mahkemesi :Kocaeli 3. Sulh Hukuk Hakimliği
Tarihi :17.07.2013
Numarası :2011/1045-2013/1115

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, davada iş bedelinin ödenmeyen kısmının tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptâli ile takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istenmiş, mahkemece davanın kabulüne, icra inkâr tazminatının reddine dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı davalı hakkında Kocaeli 1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/4122 sayılı dosyası ile giriştiği icra takibinde 6.963,00 TL asıl alacak ve 224,91 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.187,91 TL alacağın tahsilini istemiş, 04.10.2010 tarihli 3.363,00 TL, 12.10.2010 tarihli 2.739,96 TL, 10.11.2010 tarihli 2.690,40 TL, 17.12.2010 tarihli 531,00 TL, 27.12.2010 tarihli 337,78 TL, 21.01.2011 tarihli 2.151,14 TL bedelli toplam 11.813,28 TL tutarında 6 adet faturaya dayanmıştır. Davalı cevabında, faturalara konu işlerin bir kısmının hiç yapılmadığını, bir kısmının da ayıplı olduğunu, eksik ve ayıplar nedeniyle toplam 5.961,36 TL tutarında 3 adet iade faturası düzenleyip kargoyla davacıya gönderdiğini savunarak mahsup itirazında bulunmuştur.
Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı çekişmeli değildir. Çekişme, davacının takip dayanağı faturalarda yazılı işleri eksiksiz ve ayıpsız olarak yapıp yapmadığı, yapılıp teslim edilen imalâtlarda davalının savunduğu gibi eksik ve ayıpların bulunup bulunmadığı, varsa eksik ve ayıplar nedeniyle fatura bedellerinden ne miktar tenzilat yapılması gerektiği, davacının ne miktar alacağa hak kazandığı, kanıtlanan ödemeler mahsup edildiğinde bakiye alacak kalıp kalmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkemece davacının ticari defterleri ve dosya üzerinde mali müşavir ve makine mühendisi bilirkişilere inceleme yaptırılarak ve alınan raporlar dayanak yapılarak hüküm kurulmuştur. Oysa çekişmeli hususların çözümü mahallinde keşif yapılmasını ve imalâtın teknik bilirkişi tarafından görülüp incelenmesini zorunlu kılmaktadır. Bu haliyle alınan teknik bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. O halde mahkemece, mahallinde keşif yapılarak makine mühendisi bilirkişiden ek rapor alınmalı, takip dayanağı faturalara konu imalâtların yerinde fiilen yapılmış olup olmadığı, yapılan imalatlârda eksik ve ayıp bulunup bulunmadığı, davalı iş sahibince düzenlenen iade faturalarının yerinde olup olmadığı, varsa eksik ve ayıplar nedeniyle fatura bedellerinden ne miktar tenzilat yapılması gerektiği, davacının ne miktar alacağa hak kazandığı, kanıtlanan ödemeler mahsup edildiğinde bakiye alacak kalıp kalmadığı belirlenmeli, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece keşif yapılmaksızın yetersiz inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.