Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/1978 E. 2014/4813 K. 08.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1978
KARAR NO : 2014/4813
KARAR TARİHİ : 08.07.2014

Mahkemesi :Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :19.12.2013
Numarası :2013/521-676

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan işlemiş faiz alacağı istemine ilişkindir.
Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı yüklenici H S, davalı iş sahibi T.Turz. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait 5 yıldızlı G.H.H.K.in elektrik tesisat işlerinin yapımını üstlenmiş edimini ifa etmiştir.
Davacı yüklenici Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/498 Esas, 2012/225 Karar sayılı dava dosyasında bakiye iş bedeli alacağı için 10.04.2007 tarihli dava dilekçesi ile 6.000,00 TL talep etmiş, 21.01.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 491,094,33 TL artırarak 497.094,33 TL’ye çıkarmıştır. Anılan dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile 497.094,33 TL’nin dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, davalı tarafın temyizi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonucunda davada istenen 6.000,00 TL için faiz talebinin bulunduğu, ıslah dilekçesinde artırılan 491.094,33 TL için faiz talebinin bulunmadığı, bu bakımdan 6.000,00 TL yönünden faiz yürütülüp ıslah edilen bölüm açısından faiz uygulanamayacağı gerekçesi ile kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Eldeki davada 491.094,33 TL asıl alacağın 21.03.2006 temerrüd tarihinden, olmadığı takdirde 10.04.2007 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile ilgili olarak şimdilik 15.000,00 TL faiz alacağının tahsili, fazlaya dair hakların saklı tutulması istenmiş, yapılan yargılama sonucunda davaya konu eserin imâl edilerek 2006 yılında teslim edildiği, BK’nın 126/son maddesi gereğince 5 yıllık zaman aşımı süresinin 2011 yılı itibariyle dolduğu, davanın ise 2013 yılında açılması nedeni ile zamanaşımının gerçekleştiği, bu davada faiz alacağı talep edildiği, faizin zamanaşımı süresinin de asıl alacak ve tazminat zamanaşımı süresi kadar olduğu belirtilerek zaman aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak yerel mahkemenin hükme dayanak yaptığı red gerekçesi yerinde görülmemiştir. Şöyle ki; dava dilekçesinde faiz istenmesi unutulmuşsa veya dava dilekçesinde faiz istemine karşın mahkemece faiz hakkında bir karar verilmemiş ve faiz hakkında hüküm bulunmadığı fark edilmeyip temyiz süresi de geçirilmişse, ayrıca ilâm icraya konulurken faiz eksik hesaplanmışsa o güne kadar birikmiş faiz hesaplanıp harcı da yatırılarak ayrı bir dava
açılabilir. Faize ilişkin olarak açılacak bu davalarda zamanaşımı sürelerinin hesabına gelince, alacak veya tazminatın eki ve ödemede gecikmenin bedeli niteliğindeki faizin zamanaşımı ile faiz davasının zamanaşımı aynı süreye yani asıl alacak ve tazminatın zamanaşımı sürelerine bağlıdır. Bağımsız faiz davalarında bu sürelerin hesabı, asıl alacak ve tazminatın zamanaşımı sürelerinin hesaplanmasından farklıdır. Çünkü, asıl alacak ve tazminatın zamanaşımı süreleri ileriye doğru işlerken, bağımsız faiz davalarında zamanaşımı süresi, davanın açıldığı tarihten geri doğru hesaplanmak gerekir. Öte yandan, asıl alacak ve tazminatın zamanaşımı süresi dolmuş olsa bile, eğer açılan dava sürmekte ise veya dava sonuçlanmış olupta para henüz tahsil edilmemişse, borçlunun temerrüdü para tahsil edilinceye kadar devam edeceğinden, faize ilişkin davanın açıldığı tarihten geriye doğru asıl alacağın zamanaşımı süresi kadar faiz istenebilir.
Dava konusu somut olayda uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup asıl alacak yönünden zamanaşımı süresi; 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 126/son maddesi uyarınca alacağın istenebilir hale geldiği tarihten itibaren 5 yıldır asıl alacaktan ayrı olarak açılan faiz alacağı davası da aynı süreye tabidir. Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/498 Esas, 2012/225 Karar sayılı dava dosyasında hüküm altına alınan ve faiz yürütülmeyen 491.094,33 TL bedel için faiz alacağı davasının açıldığı 25.07.2013 dava tarihinden itibaren geriye doğru 5 yıllık süre için istenebilir. Ancak Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/498 Esas, 2012/225 Karar sayılı dava dosyasında dava dilekçesi ile 6.000,00 TL talep edilmiş, 21.01.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarı 491.094,33 TL artırılarak 497.094,33 TL’ye çıkarılmıştır. Faiz yürütülmeyen ve faiz alacağı davasına konu edilen 491.094,33 TL asıl alacak bakımından temerrüd olgusu 21.01.2011 ıslah tarihi itibariyle gerçekleşmiştir. İşlemiş faizin hesabı da 21.01.2011 ıslah tarihinden davanın açıldığı 25.07.2013 tarihleri arasında kalan dönem için belirlenip hüküm altına alınması gerekmektedir.
Açıklanan olgular ışığında konu ele alınıp gerekli değerlendirme yapılarak işin esasının incelenip faiz alacağı belirlenip hüküm altına alınması gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucunda zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 08.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.