Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/1063 E. 2014/6761 K. 24.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1063
KARAR NO : 2014/6761
KARAR TARİHİ : 24.11.2014

Mahkemesi :Kaş Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :28.03.2013
Numarası :2009/22-2013/285

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalât bedeli ile ayıp sonucu uğranılan zararın tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, davalı reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında düzenlenen 02.06.2007 tarihli sözleşmede soğuk hava deposu yapımı kararlaştırılmıştır. Davacı iş sahibi, davalı yüklenicidir. Sözleşmenin, yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinden olduğu anlaşılmaktadır. Kural olarak eser sözleşmelerinde yüklenici eseri fen ve sanat kurallarına, sözleşmeye, amacına uygun imal etmekle yükümlüdür. Bu husus yüklenicinin özen borcunun sonucudur. Eserin kusurlu imalâtı, durumunda iş sahibinin hakları anılan Yasa’nın 360. maddesinde düzenlenmiştir. Burada sayılan ayıp sonuçlarının yanında iş sahibinin ayrıca ayıptan kaynaklanan zarar ve ziyanı da isteyebileceği hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, eserin ayıplı olduğu tespit raporu ve mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile sabit olmuştur. Esasen davalı yüklenici de ayıbı gidermek istemesine rağmen davacının depoya almadığını belirterek ayıbın varlığını kabul etmiştir. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde 14.751,55 TL ayıp bedeli hesaplanmış ve bu miktara hükmedilmiş ise de, davacının yaptırdığı tespitte 12.000,00 TL ayıp bedeli saptanmış ve dava da bu miktar üzerinden açılmıştır. Davada talep edilen miktara göre hükme varılması gerekirken talep aşılarak fazlaya hükmedilmesi HMK madde 26’ya aykırı olmuştur.
Davacının zarar istemine gelince, az yukarıda değinildiği üzere ayıptan kaynaklanan zarar var ise davacının kanıtlaması durumunda zararın kabul edilmesi gerekir. Mahkemece dava konusu zarara ilişkin herhangi bir inceleme yapılmaksızın ve gerekçesi de gösterilmeden red kararı verilmesi doğru olmamıştır.
O halde yapılması gereken iş ayıp bedeli konusunda taleple bağlı kalınarak 12.000,00 TL’ye hükmetmek, yeniden atanacak uzman bilirkişi raporu ile davacının ayıp nedeniyle uğradığı ürün zararını inceletmek ve davacının zarar istemiyle ilgili sonucuna göre hüküm kurmaktan ibarettir. Bu hususlar üzerinde durulmadan karar verilmesi bozma nedenidir. Mahkemece reddedilen miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine’ne aykırı şekilde davalı lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekâlet ücreti takdiri doğru olmadığı gibi, davada kabul ve red oranına aykırı şekilde yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, kararın 2. bent uyarınca davacı, 3. bent uyarınca kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.