Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/893 E. 2014/1626 K. 10.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/893
KARAR NO : 2014/1626
KARAR TARİHİ : 10.03.2014

Mahkemesi : Çatalca 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi : 07.10.2011
Numarası : 2001/273-2011/410

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalılar H.. U.. ve R.. C.. tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı ve davalı H.. U.. ile R.. C.. tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlu olduğu iddia edilen mirasçıların mirası reddetmesi halinde konunun miras hukuku hükümleri çerçevesinde çözülmesi gerekir. TMK’nın 612. maddesinde en yakın yasal mirasçıların mirasın tamamını reddetmesi halinde reddedilen mirasın iflas hükümlerine göre tasfiye edileceği hükme bağlanmıştır. Buna göre tasfiyenin de Sulh Hukuk Mahkemesi’nce yapılması gerekeceğinden, mahkemece mahallin Sulh Hukuk hakimine durumun bildirilmesi, mirasın iflas kurallarına göre tasfiyesi sağlanmalı, Sulh Mahkemesi’nce mirası reddedilen borçlular için atanacak temsilci ile davaya devam olunmalıdır.
Somut olayda davalılardan A.. Y..’un 16.03.2011 tarihinde vefat ettiği, mirasçılarının Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesi 2011/525 E. 2011/580 K. sayılı dosyada açtıkları dava ile mirası reddettikleri sunulan mahkeme ilâmından anlaşılmakta ise de mahkemece bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Yapılması gereken iş öncelikle TMK’nın 605 ve devamı maddelerine göre mirası reddetmiş olan mirasçıların varsa alt soylarına miras paylarının intikâl edip etmediğinin araştırılması, reddetmeyen mirasçı varsa davaya dahil edilmesi, yok ise TMK’nın 612. maddesine göre yukarıda açıklandığı şekilde tasfiye konusunda işlem yapılmak üzere Sulh hakimine bildirim yapılıp atanacak temsilci huzuru ile davaya devam edilmesi, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanmasından sonra mevcut deliller ile ceza dosyalarının da değerlendirilmek suretiyle sonuca varılmasından ibarettir. Bu nedenle eksik incelemeye dayalı kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya, ödedikleri temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harçlarının istek halinde temyiz eden davalı H.. U.. ve R.. C..’ye geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 10.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.