Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/666 E. 2014/1392 K. 28.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/666
KARAR NO : 2014/1392
KARAR TARİHİ : 28.02.2014

Mahkemesi :Ankara 18. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :02.10.2012
Numarası :2011/1-2012/201

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekilleri Avukat C.. A.. D.. ve vekili Avukat S.. Ö… geldiler. Davalı vekilleri Avukat E..K..ve Avukat A.. Y… geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, davacı konsorsiyum, davalının haksız gecikme cezası uygulaması nedeniyle istihkaklarından teminat olarak alıkonulan ihtiyat kesintilerinin işlemiş faizleriyle birlikte tahsilini, davalıya işin güvencesi olarak tevdi olunan banka teminat mektuplarının bir kısmı sözleşmeye aykırı olarak paraya çevrildiğinden, banka teminat mektuplarından paraya çevrilen kısmının işlemiş faizleriyle birlikte tahsilini, işin davalının sorumlu olduğu sebeplerle gecikmesi nedeniyle katlanmak zorunda kaldıkları zararlar ve ilave giderler ile davalının sözleşmeye göre ödemesi gerektiği halde ödemediği borçlar ve hakediş alacaklarının tahsilini talep etmiş, davalı gecikmede kusurlu olanın davacı taraf olduğunu, davacının dava dilekçesinde yer alan tüm iddia ve taleplerinin haklı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulüne ve bir kısım talepler yönünden ise feragat nedeniyle reddine dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece hüküm altına alınan 13.457.394,11 ABD doları alacağın kesintisinin yapıldığı tarih olan 01.09.1996 tarihinden davanın açıldığı 25.04.2000 tarihine kadar işleyen faiz tutarı 4.586.579,40 ABD doları da hükmedilmiştir. Davada ihtiyat kesintisi ve nakde çevrilen teminat tutarının iadesi için davalının dava açılmadan önce usulen temerrüde düşürüldüğü kanıtlanmış değildir. O halde temerrüt davayla birlikte gerçekleşmiştir. Bu durumda 4.586.579,40 ABD dolar işlemiş temerrüt faizi isteminin reddi gerekirken, mahkemece işlemiş faizin de ayrıca hüküm altına alınması Borçlar Kanunu’nun 101. maddesine aykırı bulunmuştur.
3-Mahkemece hükmedilen yabancı para alacağının, karar tarihindeki döviz kuru esas alınarak Türk Lirası karşılığı üzerinden nispi karar ve ilâm harcı alınmıştır. Dairemizin yerleşik uygulamaları ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 1993/13-41 Esas, 1993/145 Karar sayılı, 07.04.1993 tarihli emsal kararı uyarınca ilâm harcının ve vekâlet ücretinin talep edilen yabancı paranın dava tarihindeki döviz kuru karşılığı bulunacak Türk Lirası üzerinden, karar tarihindeki harç oranı ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi esas alınarak belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da kabul şekli bakımından doğru görülmemiştir.
Kararın belirtilen sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3. bentler gereğince kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 28.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.