Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/6441 E. 2014/3527 K. 23.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6441
KARAR NO : 2014/3527
KARAR TARİHİ : 23.05.2014

Mahkemesi : İstanbul 37. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 28.02.2013
Numarası : 2012/114-2013/17

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalının temyiz itirazlarına gelince;
Yanlar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla birlikte davacı yüklenici tarafından davalıya ait binanın çatısının yükseltilmesi konusunda davalı iş sahibi ile sözlü eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu sabittir. Yapılan tadilat işlemlerinin ruhsata tabî olduğu, ruhsatsız olarak davacı tarafça çatı yükseltme işine başlandığı ancak Beşiktaş Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü elemanlarınca yapılan kontrollerde ruhsatsız olduğu tespit edilip uyarılması üzerine çatının eski hale getirildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Eser sözleşmelerinde yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için sözleşme ve ekleri, fen ve sanat kuralları, kendisinden beklenen güven ile bu konudaki düzenleyici yasa hükümlerine uygun olarak eseri tamamlayıp, iş sahibine teslim etmesi gerekir. Bu yükümlülüğü özen borcu gereğidir (818 sayılı BK’nın 356. md.). Kamu düzenine ilişkin 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 21. maddesi gereğince ruhsat alınmış yapılarda değişiklik yapılması dahi aynı Yasa’nın 26. maddesindeki istisnalar dışında ruhsat alınmasına bağlıdır. İmar Yasası’nın 26. maddesindeki istisnalar arasında sayılmadığından çatının yükseltilmesi işinin yapılması da tadilat ruhsatına tabîdir. Ruhsatsız imalât ya da tadilatlar yasal hale getirilmez ya da ruhsata bağlanmazsa yıktırılır. Yıktırılan bir yapı ya da gerçekleştirilen tadilatın ekonomik değeri olmayacağından bedeli de istenemez. Yüklenici işinin ehli olup tadilatın ruhsata tabî olduğunu bildiği ya da bilmesi gerektiğinden 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 357. maddesindeki genel ihbar mükellefiyeti gereğince ruhsatsız tadilat işlerini
yapamayacağını beyan ederek iş sahibini uyarmaması sebebiyle, ruhsatsız olarak başlanan çatı yükseltme işlemi bilahare iptâl edilip eski hale getirildiğinden, çatının yükseltilmesi bedeline hak kazanamaz. Yine yüklenicinin ruhsatsız yaptığı imalâtlar ayıplı olup ruhsat alınarak yasal hale getirilmediği ve davacı yüklenici ruhsatsız tadilat yapmakta kusurlu olduğundan, ayıbın giderilmesi mahiyetindeki çatının eski hale getirilme bedelini de isteyemez.
Bu durumda mahkemece davanın tümden reddi gerekirken, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan yanlış değerlendirme sonucu kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 23.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.