Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/6392 E. 2014/1176 K. 20.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6392
KARAR NO : 2014/1176
KARAR TARİHİ : 20.02.2014

Mahkemesi :Elazığ 3. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :10.07.2012
Numarası :2010/348-2012/216

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –

Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmış olup, davada 593.640,84 TL tutarında imalât yapıldığı halde 524.902,17 TL tutarında imalât yapılmış gibi hakediş düzenlendiği ve bu miktar ödeme yapıldığı iddia edilerek ve fazla haklar saklı tutularak, şimdilik 10.000,00 TL alacağın 29.12.2009 tarihinden itibaren ticari faiziyle tahsili istenmiş, 14.09.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle talep 126,371,02 TL arttırılarak 136,371,02 TL’ye yükseltilmiş ve alacağın davalı idareye başvurulduğu 04.01.2010 tarihinden itibaren reeskont faiziyle tahsili istenmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 103.191,94 TL alacağın davalıdan tahsiline; alacağın 10.000,00 TL’lik kısmına 11.05.2010 dava tarihinden, 93.191,94 TL’lik kısmına ise 14.09.2011 ıslah tarihinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş, verilen karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Yanlar arasında 30.11.2009 tarihine kadar yapılan işlerle ilgili olarak 6 ve son nolu hakediş düzenlenmiş, bu hakedişte, davacı tarafından yapılan işlerin sözleşme fiyatlarıyla tutarı fiyat farkı eklendikten sonra 524.904,17 TL olarak hesaplanmış, bu bedelden 517,006,68 TL önceki hakediş bedeli düşülerek davacıya ödenecek tutar KDV hariç 7.895,49 TL olarak, %18 oranında 1.421,19 TL KDV eklendikten sonra ise 9.316,68 TL olarak bulunmuş, bu miktardan 236,86 TL stopaj, 59,22 TL damga vergisi, 236,86 TL KDV tevkifatı düşüldükten sonra neticede davacının alacağı 8.783,74 TL olarak belirlenmiştir. Davacı yüklenici bu hakedişi 28.12.2009 tarihinde “itirazım baki kalmak şartıyla” şeklinde ihtirazı kayıt koyarak imzalamış ve hakediş 28.12.2009 tarihinde idarece onaylanarak kesinleşmiştir. Hakedişte herhangi bir düzeltme de yapılmamıştır. Hakedişin kesinleşmesinden sonra davacı, 04.01.2010 tarihinde idare kayıtlarına giren 29.12.2009 tarihli dilekçesiyle hakedişe itiraz etmiş, itirazlarını yedi kalem halinde bildirmiştir. Davalı idarenin 14.01.2010 tarihli cevabi yazısıyla, davacının itirazları ve alacak talepleri yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
Yanlar arasındaki uyuşmazlık, davacının 6 ve son nolu kesin hakediş dışında bir alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yanlar arasındaki sözleşmenin 9.2.1. maddesine göre Yapım İşleri Genel Şartnamesi (YİGŞ) sözleşme ekidir. Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 40. maddesinde geçici hakediş raporları, 41. maddesinde de kesin hakediş raporu ve hesap kesilmesi düzenlenmiştir. Sözü edilen şartnamenin 40. maddesine göre yüklenicinin geçici hakedişlere itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu “idareye verilen ……. tarihli dilekçemde yazılı ihtirazi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gereklidir. Eğer yüklenicinin, hakediş raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar, yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılacak düzeltmelere bir itirazı olursa bu itirazını hakedişin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok 10 gün içinde dilekçeyle idareye bildirmek zorundadır. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılır. Şartnamenin bu hükmü sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan mülga HUMK’nın 187. maddesi gereğince delil sözleşmesi niteliğinde olup, tarafları bağlar. Hakim tarafından da re’sen dikkate alınması gerekir. Somut olayda, davacının 6 ve son nolu kesin hakedişe itirazı şartnamede belirtilen şekle uygun olmadığı gibi, itiraz dilekçesi de hakedişin idarece onaylanmasından sonra verilmiş ve 04.01.2010 tarihinde idare kayıtlarına girmiştir. Davacının kesin hakedişe usulüne uygun şekilde itiraz etmemiş olması nedeniyle hakediş olduğu şekliyle kesinleştiğinden ve hakedişe bağlı haklar düştüğünden davanın tümden reddi gerekirken, bu hususlarda bir inceleme ve değerlendirme yapmayan yetersiz bilirkişi raporları dayanak yapılarak yazılı şekilde davanın kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davalı idare yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.