Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/6351 E. 2014/5015 K. 08.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6351
KARAR NO : 2014/5015
KARAR TARİHİ : 08.09.2014

Mahkemesi :Akçakoca Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :14.06.2013
Numarası :2004/203-2013/333

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi giderim istemine ilişkindir.
Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulüyle 5.000,00 TL maddi giderimin 23.11.2002 olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi giderim isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı yüklenici F.. Ö.. davalı iş sahibi S.. K..’a ait inşaatın sıva işinin yapımını üstlenmiş işe başlamış yaptığı çalışma sırasında iskeleden düşerek yaralanmıştır. Adli tıp kurumundan alınan rapora göre, %58 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiştir. Akçakoca Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2003/198 Esas 2004/62 Karar sayılı dava dosyasında davalı iş sanibi S.. K.. hakkında dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu yaralamaya sebebiyet vermek suçundan dolayı dava açılmış ve yapılan yargılama sonucunda davalı yüklenicinin 5/8, davalı iş sahibi S.. K..’ın 3/8 oranında kusurlu hareket ettikleri tespit edilip yüklenici Sebahattin’in suçu sabit görülüp mahkumiyetine karar verilmiş ve hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Eldeki davada yapılan yargılama sürecinde ceza dosyası Akçakoca İş Mahkemesi’nin 2007/289 Esas 2009/128 Karar sayılı dosyası, davacının yaralanmasıyla ilgili çekilen grafiler getirilmiş, tarafların göstermiş oldukları kanıtlarda toplanmak suretiyle iş göremezlik oranının kaybı yönünden adli tıp kurumundan, kusur durumunun belirlenmesi açısından iş güvenliği uzmanı iki ayrı bilirkişiden, maddi giderim miktarının hesabı yönünden bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Kusur oranının tespiti için alınan ilk raporda davacının %62,5, davalının %32,5, ikinci raporda davacının %20, davalının %80 oranında kusurlu oldukları saptanmıştır. Maddi giderim miktarının tesbiti bakımından yapılan incelemede ise bilirkişi kurulunca zarar tutarı 80.282,74 TL olarak hesaplanmıştır. Anılan raporlar iş güvenliği uzmanı ve hukukçu bilirkişiler tarafından düzenlenmiş olup usul, yasaya ve yönteme uygun olmayıp dosya kapsamı ile uyarlılık arzetmemektedir. Yargıtay denetimine ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; dava konusu somut olayda davacı yükleniciyle davalı iş sahibi arasında 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 355. maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi ilişkisi bulunmaktadır. Eser sözleşmelerinde yüklenici yaptığı işin uzmanı olup eser denilen sonucun gerçekleşmesini taahhüt eder. İş sahibinden talimat almaz. Ona karşı bağımsızdır. Yanında işçi çalıştırıyorsa işçisine karşı da iş veren durumundadır. Dolayısıyla eser sözleşmesinde yüklenici, işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına göre iş yerinde tüm tedbirleri almak ve bu konuda denetimi sağlamak yükümlülüğü altındadır. İş sahibinin ise böyle bir yükümlülüğü yoktur. İş sahibi ancak hile veya ağır kusuru durumunda sorumludur.
Bu bakımdan yerel mahkemece açıklanan olgular ışığında konunun uzmanı bilirkişi kurulundan rapor alınmadan sonuca gidilmesi isabetli olmamıştır. O halde mahkemece yapılması gereken iş eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak gerekli inceleme ve araştırma yapılıp tarafların kusur durumları saptanmalı, yine konunun uzmanı başka bir bilirkişi kurulundan davacının iş göremezlik kayıp oranına göre maddi giderim kaybı hesaplanmalı, ayrıca 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 47. maddesi de dikkate alınarak davacının uğradığı cismanı zarar gözetilerek uygun miktarda manevi giderim miktarı takdir edilmeli, elde edilecek sonuca göre maddi ve manevi giderim istemi yönünden hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.
Açıklanan olgular gözden uzak tutularak yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 08.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.