Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/6181 E. 2014/4211 K. 18.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6181
KARAR NO : 2014/4211
KARAR TARİHİ : 18.06.2014

Mahkemesi :Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :04.02.2013
Numarası :2011/34-2013/28

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden doğan ve temlik alınan alacağın tahsili istemiyle yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı istemiyle açılmış, mahkemece dava dışı temlik eden yüklenici ile davalı iş sahibi arasında akdi ilişkinin varlığının kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı E.. B.. 31.03.2009 tarihli temliknameye dayanarak davalı iş sahibi hakkında 17.01.2008 ve 18.01.2008 tarihli faturalara dayalı olarak ilâmsız icra takibi yapmış, davalı borçlu tarafından itiraz üzerine takip durduğundan iş bu dava açılmıştır. İcra takibinin dayanağı olan irsaliyeli faturaların altında teslim alanın ismi bulunmamakla birlikte teslim alan imzası mevcut olup davacı bu imzanın davalının çalışanı ve yetkilisi olan E. B.’ya ait olduğunu ileri sürmüş ve E.B.’nın tanık olarak dinlenmesini talep etmiştir. Delil olarak sunulan 26.07.2005 tarihli ticaret sicil gazetesi örneğinden davalı şirketin irtibat bürosunun temsil konusunda V.E. B.’nın sorumlu olarak atandığı, irtibat bürosunu idare ve her konuda temsil hususunda yetkili kılındığı anlaşılmaktadır. Davalının beyanına göre E. B.nın 2009 yılına kadar davalı şirkette çalışmış olup fatura tarihleri nazara alındığında teslim tarihi itibariyle E. B.’nın davalı şirketin çalışanı ve yetkilisi olduğu anlaşıldığından ve teslim keyfiyeti maddi bir vakıya dayandığından davacının tanık olarak gösterdiği E. B.’nın dinlenmesi ve ibraz olunan irsaliyeli faturalar altındaki imzaların kendisine ait olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği halde davalının ticari defterlerini delil olarak ibrazdan kaçındığı, bu nedenle akdi ilişkinin kanıtlanamadığı gerekçesi ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.