Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/6089 E. 2014/5350 K. 22.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6089
KARAR NO : 2014/5350
KARAR TARİHİ : 22.09.2014

Mahkemesi :Elazığ 3. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :10.05.2011
Numarası :2009/237-2011/169

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemiyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Davalıların temyiz itirazlarına gelince; davalılardan A.. A.. PVC doğrama işlerinin yapıldığı binanın yapı ruhsatı sahibi, diğer davalı C.. A.. ise iş sahibidir. Davacı yüklenici sıfatıyla ve sözlü olarak davalılara ait binanın PVC doğrama işlerinin yapımını üstlendiğini, yaptırılan tespite göre 55.871,97 TL’lik iş yaptığını, buna karşılık kendisine 7.375,00 TL ödendiğini ileri sürerek bakiye 48.496,97 TL’nin tahsilini istemiş, mahkemece her iki davalı yönünden akdî ilişkinin varlığı tanık beyanına dayanarak kabul edilmek suretiyle iş bedeli 26.753,00 TL’den yine tanık beyanında geçen ödeme tutarı 23.000,00 TL mahsup edilmek suretiyle bakiye 3.783,00 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Akdî ilişkinin varlığını kanıtlama yükümlülüğü davacı yükleniciye aittir. Taraflar arasında işin yapımı konusunda yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Sözleşme 08.04.2008 tarihinde davalı iş sahibi Cengiz ile dava dışı yüklenici M.. A.. arasında imzalanmıştır. PVC doğrama işinin sözü edilen bu yazılı sözleşme kapsamında olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Davacı akdî ilişkinin varlığını tanık beyanıyla kanıtlamak istemiş, davalılar vekili ise tanık dinlenmesine muvafakat etmediğini bildirmiştir. Somut olayda, dava konusu olan alacağın miktarı itibariyle tanık dinlenmesi mümkün olmayıp davacı her iki davalı yönünden akdî ilişkinin varlığını usulen kanıtlayamadığından ve davalılar tarafından davacıya kısmi ödeme yapıldığına dair yazılı bir delil de mevcut olmadığından açılan davanın akdî ilişkinin kanıtlanamaması nedeniyle tümden reddi gerekirken tanık beyanıyla akdî ilişkinin kanıtlandığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davalılar yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.