Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/6052 E. 2014/3535 K. 23.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6052
KARAR NO : 2014/3535
KARAR TARİHİ : 23.05.2014

Mahkemesi :Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :13.03.2013
Numarası :2012/189-2013/85

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı yüklenicinin, Bursa 16. İcra Müdürlüğü’nün 2012/1706 Esas sayılı takip dosyası ile 3.292,84 TL asıl alacak, 417,65 TL faiz ve 67,20 TL ihtar gideri toplam 3.777,69 TL üzerinden faturaya dayalı olarak icra takibi başlattığı, itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacı açtığı itirazın iptali davasının dava dilekçesinde 12.03.2011 tarih, 099964 nolu, 1.100,35 TL bedelli faturanın ödendiğinin tespit edildiğini, bu nedenle takibin 2.793,00 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Takibe konu faturaların 09.05.2011 tarih, 099972 nolu KDV dahil 1.362,90 TL bedelli fatura ile aynı tarihli 099971 nolu, KDV dahil 1.362,90 TL bedelli iki adet fatura olduğu görülmektedir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda yapılan havalelerin davalının davacıya olan borcuna karşılık yapıldığı ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davacı tarafından Avukat ….ile Avukat .. . adına çıkartılan Balıkesir ….Noterliği’nin 20.09.2011 tarih ve 13568 nolu vekâletnamesi incelendiğinde davacı şirket yetkilisinin A.. A.. olduğu, davalı tarafından sunulan Sosyal Güvenlik Kurumu Sigortalı İşe Giriş Bildirgesi’nden de Z.. A.. davalı şirket çalışanı olduğu anlaşılmaktadır. Dosya arasına sunulan Türkiye İş Bankası’na ait bankamatik kayıtları incelendiğinde, Z..A.. tarafından 11.04.2011 tarihinde 897,00 TL, 31.05.2011 tarihinde 702,00 TL, 17.06.2011 tarihinde ise 1.127,00 TL’nin yatırıldığı görülmektedir. Türkiye İş Bankası da 13.12.2012 tarihinde mahkemeye verdiği cevabi yazıda havalelerin Z..A.. tarafından davacı şirket yetkilisi A.. A.. hesabına yapıldığını belirtmiştir. Yapılan bu havale tutarları toplandığında 2.726,00 TL olduğu, yani takip tutarı ile örtüştüğü anlaşılmaktadır. Söz konusu ödemelerin başka bir alacak için yapıldığı davacı tarafından ispatlanamadığından takibe konu borcun ödendiğinin kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu ödemelere itibar edilmeyerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 23.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.