Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/5703 E. 2014/4178 K. 17.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5703
KARAR NO : 2014/4178
KARAR TARİHİ : 17.06.2014

Mahkemesi :İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :23.05.2013
Numarası :2010/764-2013/96

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, hakedişlerden haksız yapılan kesintinin iadesi istemiyle açılmış, mahkemenin; ıslah istemi de dikkate alınarak davanın kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı yüklenici vekili, 23.07.2004 tarihinde imzalanan sözleşme hükümleri uyarınca B. ve B. Şube Müdürlüğü mesuliyet sahasındaki içme suyu ve atık su yapım ve rehabilitasyon işine başladığını, sözleşmenin eki olan idari şartnamenin 62. maddesi uyarınca, her iki işe ilişkin olarak tesislerin temel atma töreni ve açılış merasimlerinin giderleri için kullanılmak üzere hakedişinden %1’lik kesinti yapıldığını, Bayrampaşa işine ilişkin yapılan kesintinin 10.526,94 TL’sinin iade edildiğini, diğer kesintinin ise iade edilmediğini, oysa, açılış töreninin yapılmadığını, bu nedenle yapılan kesintinin haksız olduğunu belirterek, Beyoğlu işi için yapılan 30.819,01 TL, Bayrampaşa işi için yapılan 28,04 TL kesintinin iadesini istemiş; 26.02.2013 günlü ıslah dilekçesiyle yapılan kesintinin tamamının Bayrampaşa işine ait olduğunu belirtmiş, mahkemece de bu ıslah istemi dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Islah tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 176. maddesinde; taraflardan her birinin yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği belirtilmiştir. Islah, HMK’nın 141. maddesinde belirtilen iddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağının bir istisnasıdır. Davacı vekili, yargılama sırasında Beyoğlu işine ilişkin olarak böyle bir kesintinin yapılmadığını tespit etmesi üzerine önce mahkemeden dava dilekçesindeki maddi hatanın düzeltilmesini istemiş, bu isteminin 12.02.2013 günlü ara kararla reddedilmesi üzerine ıslah yoluyla bu hatanın giderilmesi yoluna başvurmuştur. Oysa, davacının bu talebi bir usul işlemi olmayıp maddi hukuka taalluk eden kısmi feragattır. Böylece davacı, Beyoğlu işine ilişkin yapıldığını ileri sürdüğü kesintinin iadesi isteminden vaz geçmiştir. Doktrinde bu işlem talep sonucunun daraltılması olarak kabul edilmektedir. Davacının talep sonucunu azaltması, davayı değiştirme veya genişletme sayılamaz. Tam veya kısmi feragat için de karşı tarafın iznine ya da ıslah yoluna başvurulmasına gerek yoktur ( Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, altıncı baskı, cilt IV, sayfa 4048-4049). Dolayısıyla davacının bu isteminin, ıslah müessesinin mahiyetiyle bağdaşır bir yönü bulunmamaktadır. Bu sebeple mahkemece; Bayrampaşa işine ilişkin olarak şimdiki gibi karar verilmesi, Beyoğlu işine ait 30.819,47 TL alacak yönünden ise davanın reddedilerek, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken davanın tümden kabulü yolunda hüküm kurulması doğru olmamış, açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.