Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/5646 E. 2014/1612 K. 06.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5646
KARAR NO : 2014/1612
KARAR TARİHİ : 06.03.2014

Mahkemesi :İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :25.05.2011
Numarası :2004/616-2011/381

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı Tasfiye Halinde T.E. Bankası A.Ş. vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat E. A. U. ile davalı vekili Avukat S. Ö. ve davalı T.E.Bankası A.Ş. vekili Avukat H.K. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, B. İlçesi H. Köyü D.Ç. mevkiinde yapılan konut inşaatının kesin hesabından kaynaklanan muarazanın giderilmesiyle, kesin hesabın yeniden yapılması, davalıya borçlu bulunulmadığının tespiti, kesin hesap alacaklarının davada istenilen ve ıslah ile arttırılan miktara uygun olarak ödetilmesine karar verilmesi istemleriyle açılmıştır.
Davalı vekili davanın reddini savunmuş, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş, karar, davalı T.. A.. tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yargılama sırasında teknik uzmandan oluşan üç kişilik bilirkişi kurulundan 20.03.2008 tarihli asıl ve 01.09.2008 tarihli ek rapor alınmıştır. Davalı idare, asıl ve ek bilirkişi raporuna teknik hesaplarda hata yapıldığı, raporların çelişkili olduğu, itirazların yeterince incelenmediği, davacıya mükerrer ödeme yapılmasına sebebiyet verecek değerlendirmeler içerdiği gerekçeleriyle itiraz etmiştir. Gerçekten hükme dayanak alınan asıl ve ek rapordaki hesapların denetimi yapılamamaktadır. Oysa bilirkişi raporlarının yeterli açıklığı içermesi ve Yargıtay denetimine elverişli olması gerekir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK’nın 275. maddesinde “mahkeme çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir” hükmüne yer verilmiş, 284. maddesinde ise “Hakikatın tezahürü için lüzum görürse tahkikat hakimi veya esas davayı rüyet edecek mahkeme evvelki veya yeniden intisap edeceği ehli vukuf vasıtasıyla tekrar tahkikat icra ettirebilir” hükmü yer almıştır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 266. maddesinde ise “Mahkeme çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir” hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, tarafların itirazı üzerine ya da kendiliğinden bilirkişi raporundaki eksik ve noksanların tamamlanması ve açıklığa kavuşturulması için ek rapor alınabileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için görevlendirilecek bilirkişi ya da bilirkişiler vasıtasıyla tekrar inceleme de yaptırılabilir (6100 sayılı HMK’nın 281 ve devamı maddeleri).
Somut olayda davaya konu müddeabihin tutarı ve anlaşmazlığın boyutu ve kesin hesabın çıkarılması hususları gözetildiğinde uyuşmazlığın giderilmesi ve taraf itirazlarının cevaplandırılması için yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınmasında zaruret vardır.
O halde mahkemece, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğretim görevlilerinden oluşturulacak üç kişilik teknik bilirkişi heyetine dosya incelettirilerek, gerek görülürse mahallinde keşif de yapılmak suretiyle bilirkişi kurulundan tarafların itirazlarını gerekçeleriyle cevaplandırır ve Yargıtay denetimine elverişli açıklayıcı rapor alınıp değerlendirilerek dava konusu her bir kalem hakkında iddia ve savunmayı cevaplandırır biçimde karar verilmelidir.
Yetersiz ve Yargıtay denetimine elverişli olmayan bilirkişi raporuyla karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 06.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.