Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/5298 E. 2014/3804 K. 04.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5298
KARAR NO : 2014/3804
KARAR TARİHİ : 04.06.2014

Mahkemesi :Fethiye 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :12.04.2013
Numarası :2009/411-2013/471

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, iş bedelinin tahsili istemiyle açılmış, mahkemenin; davanın kısmen kabulüne dair kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı vekili, F. İlçesi K.Köyü .. parselde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde villa inşaatı ve ihata duvarı yapımı konusunda davalı ile anlaştıklarını, işi %70 oranında tamamlamasına rağmen iş bedelinin ödenmediğini belirterek 200.000,00 TL alacağının 25.10.2005 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini istemiş, davalı ise savunmasında; yapılan inşaatın kaçak olduğunu belirtmiştir. Mahkemece, yargılama sırasında alınan ve bilirkişi Fatih Çekiç tarafından düzenlenen 25.06.2012 günlü ek rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında sözlü eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu, davacının bu sözleşmenin yüklenicisi, davalının ise iş sahibi olduğu çekişmesizdir. Davacı yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için eseri, imar, fen ve sanat kuralları ile tekniğine uygun olarak imal edip iş sahibine teslim etmesi gerekmektedir. Dosya içersinde bulunan belgelerin incelenmesinden, Muğla Valiliği İl İdare Kurulu tarafından 03.11.2004 gün 2030 sayılı kararla inşaaatın imar mevzuatına aykırı olması sebebiyle yıkılmasına karar verildiği, Muğla İli İl Özel İdaresince düzenlenen 05.11.2004 tarihli ceza ihbarnamesiyle de kaçak yapı nedeniyle davalıya para cezası tahakkuk ettirildiği anlaşılmıştır.
3194 sayılı İmar Yasası’nın 21. maddesi hükmü uyarınca, bazı istisnalar dışında, bütün yapılar için belediye veya valiliklerden yapı ruhsatı alınması zorunludur. Yapı ruhsatı ise, ancak projelerine, imar plânı ve yönetmeliğine göre ve resim ve hesapları incelenerek verilir. Ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak inşa edilen yapılarda ruhsata aykırılık giderilemiyorsa, 3194 sayılı Yasa’nın 32. maddesi hükmü gereğince, ilgili belediye veya valilikçe inşaat derhal durdurulur ve yasal hale getirilmesi olanaksız ise veya ruhsat veya eklerine ya da imar mevzuatına aykırılık öncelikle yüklenici tarafından giderilemiyorsa bu hali ile yapılan yapının yıktırılmasına karar verilir ve anılan Yasa’nın 42. maddesi hükmü gereğince de yapı sahibine ve yükleniciye ceza yaptırımı uygulanır. İmar Kanunu’ndaki bu düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup mahkemelerce re’sen gözetilmelidir. Emredici hukuk kurallarını içeren 3194 sayılı İmar Yasası hükümlerine göre; yapı ile yapıma izin arasında çok sıkı bir ilişki kurulmuştur. Bu bağı daha inşaata başlamadan alınması zorunlu yapı ruhsatı ile başlamakta ve inşaatın devamı sırasında denetim yolu ile sürmekte ve oturma izni ile de sona ermektedir. Az yukarıda açıklandığı üzere; iskân izni alınması yükümlülüğü İmar Yasası’nın 30. maddesi hükmü gereğince, davalı iş sahibine ait ise de; yukarıda özetle açıklanan hukuksal sebeplerle, inşaatın imar mevzuatına uygun şekilde tamamlanması yükümlülüğü yüklenicinin edimleri kapsamındadır.
Davada iş bedelinin tahsili istenmektedir. Yapının imara uygun hale getirilmesi yüklenicilerin öncelikli edimleri kapsamında olduğundan öncelikle, yüklenici tarafından yapılan inşaatların imar mevzuatına uygun hale getirilip getirilemeyeceği Muğla Valiliğinden sorulmalı, bu kapsamda yapının tamamen ya da kısmen kaçak yapı olması ve imar mevzuatına aykırılıklar bulunması durumunda aykırılıkların giderilmesi için yapılması zorunlu olan işlemlerin neler olduğunun bildirilmesi istenmeli, imar mevzuatına aykırılıkların giderilmesinin mümkün olmadığının belirtilmesi halinde yıkılması gereken bir yapının ekonomik değeri olmayacağından dava tümden reddedilmeli, imar mevzuatına aykırılıkların giderilmesinin mümkün olduğunun bildirilmesi halinde ise; taraflarca iş bedeli daha önce kararlaştırılmadığından dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 366.maddesi uyarınca işin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre iş bedeli bilirkişiden alınacak ek raporla belirlenip, belirlenen bu bedelden yapılan inşaatın yasal hale getirilmesi için gereken masraflar düşülerek, kalan alacak miktarının davacı tarafından keşide edilen 15.11.2005 gün 02753 yevmiye numaralı temerrüt ihtarının davalıya tebliğ tarihi olan 23.11.2005 tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan hususlar araştırılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru olmamış, açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan sebeplerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının kabulü ile kararın taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harclarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.