Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/4914 E. 2014/3718 K. 29.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4914
KARAR NO : 2014/3718
KARAR TARİHİ : 29.05.2014

Mahkemesi :İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi :26.04.2013
Numarası :2012/22-2013/230

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı davasında, davalının büro tadilat ve dekorasyon işini 22.000,00 TL karşılığında üstlendiğini,12.000,00 TL peşin ödeme yapıldığını,buna rağmen 730,00 TL’lik imalât dışında herhangi bir imalât yapılmadığını belirterek fazla ödemenin iadesi için yapılan icra takibine davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı savunmasında işi yaptığını, ancak davacının sözleşme dışı talepleri nedeniyle tamamlayamadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini istemiş, mahkemece davalının yaptığı imalâtın 660,00 TL olduğu ancak davacının 730,00 TL’lik imalâtı kabul ettiği gerekçesi ile dava 11.270,00 TL üzerinden kabul edilmiştir.
Taraflar arasında düzenlendiği ihtilafsız olan sözleşmede imalâtın bedeli 22.000,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Bu haliyle sözleşmedeki bedel sözleşme tarihinde yürülükte olan 818 sayılı BK’nın 365. maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Tarafların beyanlarına göre iş bedelinin tamamının ödenmediği anlaşılmaktadır. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması yada iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir.
Somut olayda dinlenen davacı tanığı S.. A.. ofise giriş kapısının da davalı tarafından yapıldığını açıklamış, ancak bilirkişi raporunda sözleşmeye dahil olduğu anlaşılan bu imalât kalemi ile ilgili herhangi bir değerlendirmede bulunulmamıştır. Mahkemece yapılması gereken iş yukarıda açıklanan ilkelere göre bilirkişiden alınacak ek rapor ile fiilen yapılan imalâtın, yapılması gereken tüm imalâta oranlama yapılmak suretiyle fiziki gerçekleşme oranı belirlenip, belirlenen bu oranın sözleşme bedeline uygulanarak davalı yüklenicinin hakettiği iş bedelinin belirlenmesinden, taraflar arasında ödendiği ihtilâf konusu olmayan 12.000,00 TL’den belirlenen bu iş bedeli mahsup edilerek davacının fazla ödemesinin olup olmadığını belirlemekten ibaret iken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi; davacının takip talebinde takipten önceki dönem için işlemiş faiz talebi olmadığı halde işlemiş faize de hükmedilmesi taleple bağlılık ilkesine aykırı olmuş bu nedenle kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 29.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.