Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/4099 E. 2014/3189 K. 08.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4099
KARAR NO : 2014/3189
KARAR TARİHİ : 08.05.2014

Mahkemesi :Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :26.12.2012
Numarası :2009/398-2012/527

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı, sözlü anlaşmaya dayalı olarak 3 adet arama ruhsatı, 2 adet jeolojik etüt, 1 tanesi 72 metre diğeri 102 metre derinliğinde 2 adet su sondaj kuyusu açımı, teçhizatı, inkişafı ve su tecrübesi bedellerine dayalı olarak alacaklı olduğunu iddia ederek 24.072,00 TL asıl alacak, 4.353,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 28.425,85 TL’nin tahsili için yaptığı icra takibine itirazın iptâlini talep etmiş, mahkemece dava kısmen kabul edilerek 22.066,00 TL asıl alacak ve 459,55 TL işlemiş faiz yönünden itirazın iptâline, davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Yanlar arasında, davacı tarafından açılması yüklenilen kuyu ya da kuyuların özelliklerini, ölçümlerini gösterir yazılı anlaşma olmadığı gibi işin bedeli de uyuşmazlık konusudur.
Mahkemece mahallinde keşifle alınan ve hükme esas kabul edilen bilirkişi raporunda, davacı tarafından iki adet kuyunun açıldığı, 72 metre olarak açılan kuyunun susuz olduğu belirlenmiş ise de, dosyadaki bilgi ve belgelerden kuyuların işçilik ve malzemeli olarak açılması bedeli, kuyuların iyi niyetle açılmış olması, bu nedenle sulu veya susuz olduğu değerlendirilmediği belirtilerek her iki kuyu içinde metre tülü 100,00 TL üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığından, işin yapıldığı 2007 yılında yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 366. maddesi hükmü gereğince eser-işin bedeli, yapıldığı zamandaki piyasa rayiçleri gözetilerek, eserin değeri ve yüklenicinin yaptığı masraflar değerlendirilerek belirlenmesi gereklidir. Ayrıca davacı tarafından açıldığı anlaşılan kuyulardan bir tanesinden su çıkmadığı da gözetilerek mahalli örf ve adet de dikkate alınarak hakkaniyete uygun bedel tespiti yapılmalıdır. Mahkemece hükme esas alınan raporda kuyu açma birim fiyatının nasıl ve hangi tarih esas alınarak belirlendiği açıklanmadığı gibi, kuyulardan bir tanesinden su çıkmadığı belirlenmesine rağmen her iki kuyu açma bedelinin de 100,00 TL birim fiyat üzerinden hesaplanmasının dayanağı da açıklanmamıştır.
Mahkemece yapılması gereken iş, yukarıdaki açıklamalar gözetilerek, bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 366. maddesindeki yöntemle kuyuların açıldığı tarihteki serbest piyasa rayiçleriyle işin bedelinin belirlemesi, susuz kuyu için mahalli örf ve adet de dikkate alınarak hakkaniyete uygun bir bedelin tespiti ile sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir.
Belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince kabulüyle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 08.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.