Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/4088 E. 2014/2150 K. 27.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4088
KARAR NO : 2014/2150
KARAR TARİHİ : 27.03.2014

Mahkemesi :İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :10.12.2012
Numarası :2011/544-2012/294

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı T.. F.. tarafından yönetimi devralınan yüklenici Gazete ve Matbaacılık A.Ş. tarafından Y. A.Gazetesi’nin 25.10.2001 tarihli nüshasında davalı yararına yayınlanan reklam bedeli olan 11.680,30 TL tutarlı faturanın ödenmeyen 11.249,85 TL kısmının tahsili amacıyla Bakırköy 3. İcra Müdürlüğü’nün 2010/4186 sayılı takip dosyası üzerinden yapılan icra takibine davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptâli ile takibin devamına ve %40’dan az olmamak üzere icra ve inkâr tazminatına karar verilmesi istenmiş, davalı ise reddini savunmuştur. Mahkemece sözleşme ilişkisi kanıtlanamadığı ve davacı tarafından davalıya yemin de teklif edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa dosyada bulunan gazete nüshaları ve diğer delillerden davaya konu edilen ilânın yapıldığı sabit olup, yüklenicinin yaptığı imalâtın “vekâletsiz iş görme” çerçevesinde değerlendirilmesi ve uyuşmazlığın işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 410 ve devamı maddelerindeki hükümlere göre çözümlenmesi gerekir. BK’nın 410. maddesi uyarınca, yüklenicinin yaptığı imalâtın iş sahibinin yararına, onun tahmin olunan ve gerçekleşmesi mümkün bulunan maksadına uygun olması gerekir. Aynı Kanunun 413. maddesi uyarınca da, iş sahibinin menfaatına yapılan işte zaruri ve faydalı bütün masrafların, diğer bir anlatımla işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplanacak bedelin yükleniciye ödenmesi gerekir. Somut olayda davalı şirket adına yapılan ilânın davalı yararına olduğu kuşkusuzdur.
Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 413. maddesi gereğince konusunda uzman bir bilirkişiden ilânın yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayicine göre ilân bedeli hesaplattırılarak, tespit edilen bedelin hüküm altına alınmasından ibarettir.
Mahkemece değinilen şekilde bir inceleme yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda yazılı nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.