Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/3904 E. 2014/3619 K. 26.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3904
KARAR NO : 2014/3619
KARAR TARİHİ : 26.05.2014

Mahkemesi :Serik 2. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :18.12.2012
Numarası :2008/565-2012/527

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat …. ile davalı vekili Avukat …. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalat nedeniyle yükleniciye ödenen iş bedelinin iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir.
Kural olarak yüklenicinin, imâlini yüklendiği eserin ayıplı olması durumunda; açık ayıplarda 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 359, gizli ayıplarda da 362. maddeleri hükümlerine uygun olarak ihbarda bulunduğu takdirde, iş sahibi aynı Kanun’un 360. maddesinde kendisine tanınan hakları kullanabilir. Buna karşılık, yüklenici, garanti vermekle iş sahibinin, açık ayıplar yönünden muayene ve süresinde ihbar yükümlülüğünü; gizli ayıplar yönünden de süresinde ihbar yükümlülüğünü kaldırmayı ve garanti süresi içerisindeki tüm ayıpları gidermeyi yüklenmiş olur. (Dairemizin 03.10.2013 tarih, 2013/3837 Esas ve 2013/5411 Karar sayılı ilamında da aynı hususa işaret edilmiştir.)
Taraflar arasında akdedilen 13.06.2006 tarihli sözleşmenin 19. maddesinde, sözleşme konusu malzemelerin ve sistemin yüklenici tarafından iş sahibine kabul tutanağı ile teslim edilmesinden itibaren işin kullanım hataları hariç 3 yıllık garanti süresinin başlayacağı kabul edilmiştir. Taraflar arasında, 24.02.2007 tarihinde geçici kabul tutanağı düzenlenmiş; dava, 17.09.2008 günü açılmıştır. Buna göre, taraflar arasında geçici kabulün yapıldığı 24.02.2007 tarihi ile dava tarihi arasında geçen sürede sözleşmede öngörülen 3 yıllık garanti süresinin dolmadığı ortadadır. O halde mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 360. maddesinde gösterilen hakların kullanılması bakımından davanın esasının incelenerek sonuçlandırılması yerine, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddi, usul ve yasaya aykırı olduğundan karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı iş sahibi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı şirketten alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davacı şirkete verilmesine,
ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 26.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.