Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/3792 E. 2014/3341 K. 14.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3792
KARAR NO : 2014/3341
KARAR TARİHİ : 14.05.2014

Mahkemesi :Kayseri 3. Asliye Hukuk Hakimliği (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Hakimliği)
Tarihi :02.04.2013
Numarası :2011/71-2013/200

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli takibin devamı istemine ilişkindir.
Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulü ile davalının Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4033 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 51.867,84 TL bedel yönünden iptâline asıl alacak üzerinden takibin devamına asıl alacağı takipten itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası’nın 76. maddesi hükmü gereğince; bu yasanın düzenlediği hukuksal ilişkilerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda fikri ve sınai haklar mahkemesi görevlidir. Öncelikle de davacı tarafın, davada fikri mülkiyet hakkına ve hak sahipliğine dayanması gereklidir. Dava konusu somut olayda ise 5846 sayılı yasada korunan haklardan hiçbirisine dayanılmadan yanlar arasındaki eser sözleşmesine konu olan projelerin çizim bedelinin tahsili istenmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 355. maddesinde tanımlandığı üzere eser sözleşmesinde yüklenici iş sahibinin ödemeyi üstlendiği ücret karşılığında bir eser meydana getirmeyi borçlanır. Eser sözleşmesinin konusu, bir sonuç ve herhangi bir biçim altında çalışma ile bütünleşmiş bir üründür. Bu kapsamda, genellikle emek unsuru ağır basan bir çalışma ürünü olup bütünlük arzeden ve ekonomik değeri olan her hukuksal varlık, maddi nitelikte olsun veya olmasın bir eser sayılmaktadır. Eser sözleşmesinin açıklanan tanımı kapsamındaki unsurlarına göre taraflar arasında hukuksal niteliği itibariyle bir eser sözleşmesi olduğu açıktır. Davaya konu olan somut olay açıklanan olgular ışığında değerlendirildiğinde görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olmaktadır.
Bu nedenle davaya asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılıp esas hakkında karar verilmesi isabetli olmamış kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 14.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.