Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/3776 E. 2014/2948 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3776
KARAR NO : 2014/2948
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Mahkemesi :Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :28.11.2012
Numarası :2011/685-2012/615

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit, maddi ve manevi giderim istemine ilişkindir.
Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davalı yüklenici B. Giyim San. Ve Tic.A.Ş. davacı iş sahibi A.. A..’ın sipariş ettiği 3870 adet 44.000,00 TL tutarında okul malzemesi gömlek, pantolon, hırka vs. imâl etme işini üstlenmiştir. Davacı bunun karşılığı olarak davalı yükleniciye 30.12.2010 keşide tarihli, 7.000,00 TL bedelli, 30.11.2010 keşide tarihli 18.500,00 TL bedelli ve 30.10.2010 keşide tarihli 18.500,00 TL bedelli üç adet çek vermiştir.
Yanlar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Ancak akdî ilişkinin varlığı her iki yanın kabulü dahilindedir. Davalı yüklenici işe başlayıp sipariş edilen ürünleri kısmen imâl ederek davacı iş sahibine teslim etmiştir. Bu haliyle edimin ifası kısmen gerçekleşmiştir.
Uyuşmazlık teslim edilen ürünlerde ayıp bulunup bulunmadığı, ayıplı imalât varsa süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı, buna göre iptâli istenen 30.10.2010 keşide tarihli 18.500,00 TL bedelli çekle ilgili borcun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yerel mahkemede yapılan yargılama sürecinde çek fotokopileri, irsaliyeli fatura suretleri, ihtarname örnekleri, defter kayıtları, Finansbank’a ait yazı getirilmiş, tarafların göstermiş oldukları diğer kanıtlar da toplandıktan sonra yerinde tatbiki keşif yapılarak gerekli uygulama sağlanıp üç kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Düzenlenen raporda 29.003,94 TL tutarında ürünün imâl edilip teslim edildiği, teslim edilen mal bedeline göre peşin verilen 3 adet çek tutarı 44.000,00 TL dikkate alındığında 14.996,06 TL miktarında fazla ödemede bulunulduğu, ayrıca teslim olunan 347 adet lakost tişört ile 103 adet öğrenci pantalonunda 2.713,50 TL değerinde açık ayıp bulunduğu, bu durumda fazla ödeme ile birlikte 17.709,56 TL davacının zarara uğradığı rapor edilmiştir. Bilirkişi kurulunun raporu içeriği hesap şekli ve dosya kapsamına uyarlık arzetmesi nedeniyle usul yasaya ve yönteme uygun olup Yargıtay denetimine elverişlidir.
Yerel mahkemece bilirkişi kurulu raporu da gözetilmeksizin eserin tesliminden sonra iş sahibinin işlerin mutat cereyanına göre imkân bulur bulmaz ayıp ihbarında bulunması gerektiği halde mutat süre içinde ayıp ihbarının yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Yerel mahkemenin kararındaki red gerekçesi yerinde görülmemiştir. Şöyle ki; davalı yüklenici imâl ettiği ürünleri 28.07.2010 tarihinden 22.09.2010 tarihine kadar partiler halinde göndermiştir. Ayıplı olduğu tespit edilen öğrenci pantolonlarının 29.07.2010, 05.08.2010, 24.08.2010, 28.08.2010, 06.09.2010 ve 07.09.2010 tarihlerinde, lakost tişörtlerin ise 04.08.2010, 23.08.2010, 24.08.2010, 1-2-3 ve 06.09.2010 tarihlerinde teslim edildiği belirlenmiştir. Davacı iş sahibi 13.09.2010 ve 29.09.2010 tarihlerinde davalı yükleniciye ihtarname göndererek ayıp ihbarında bulunmuştur. İmâl edilip teslim edilen ürünlerin miktarı teslim tarihleri birlikte gözetildiğinde ayıp ihbarının makul süre içerisinde yapıldığı anlaşılmaktadır. İptâli istenen ve menfi tespite konu edilen çek de davanın yargılama aşamasında ödenmiştir. Bu durumda dava istirdat davasına dönüşmüştür. Bu bakımdan anılan hususların nazara alınmaması doğru olmamıştır.
O halde mahkemece yapılması gereken iş fazla ödeme 14.996,06 TL, açık ayıplı imalât tutarı 2.713,50 TL toplam 17.709,56 TL bedel yönünden davanın kabulü ile istirdada karar vermekten ibaret olmalıdır.
Açıklanan olgular gözden uzak tutularak yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamış kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.