Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/3539 E. 2014/790 K. 10.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3539
KARAR NO : 2014/790
KARAR TARİHİ : 10.02.2014

Mahkemesi :Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :28.11.2012
Numarası :2012/100-532

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla girişilen icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, imâl ederek davalıya gönderdiği etiketler nedeniyle ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla giriştiği icra takibine davalının haksız olarak icra dairesinin yetkisine ve alacağa kısmen itirazda bulunduğunu ifade ederek itirazın iptâli ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiş, davalı ise takipte icra dairesinin yetkisine itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İcra dairelerinin yetkisini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 50/I maddesi hükmüne göre ilâmsız icra takiplerinde genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yeri icra dairesidir. Bunun dışında sözleşmenin ifa olunacağı yer icra dairesi de özel olarak yetkilidir. Somut uyuşmazlıkta; davalı takip borçlusunun yerleşim yeri Çal ilçesi olduğu gibi, davacı tarafından delil olarak sunulan sevk irsaliyelerinden de takibe konu etiketlerin teslim yerinin yani sözleşmenin ifa yerinin Çal ilçesi olduğu anlaşılmaktadır.
Davaya konu takip Ankara 29. İcra Müdürlüğü’nde yapılmış ve dava Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmıştır. Davalı taraf süresi içerisinde verdiği icra takibine itiraz dilekçesinde, öncelikli olarak icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. İtirazın iptâli davasının dinlenebilmesi, geçerli bir icra takibinin bulunmasına bağlıdır. İcra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilirse, mahkemenin yapacağı iş öncelikli olarak icra takibinde yetkili icra dairesini belirlemektir. Mahkemenin yetkisine itiraz edilmemiş olsa bile, davalı tarafça süresi içerisinde verilen icra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğinden, öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı belirlenmelidir.
Davalının yerleşim yeri “Çal” ilçesi olup,taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereğince sözleşmenin ifa edileceği yer de “Çal” ilçesidir. Bu kapsamda yetkili icra dairesinin Çal icra dairesi olmasına göre, mahkemece yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı gerekçeyle davanın kabulüne dair hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.