Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/2689 E. 2014/2443 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2689
KARAR NO : 2014/2443
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

Mahkemesi :Sakarya 3. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :13.12.2012
Numarası :2012/37-545

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı F. Yapı Malz. İnş. Dek. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istenmiş ise de miktar itibariyle duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Uyuşmazlık eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklandığı iddia olunan iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davalı İ.. F.. hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine, davalı M.. K.. hakkındaki davanın ispatlanamadığından esastan reddine, davalı şirket hakkındaki davanın ise kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda uyuşmazlık, davacı ile kararı temyiz eden davalı şirket arasında akdi ilişkinin kurulup kurulmadığı, sonucuna göre davalı şirketin davacıya karşı imalât bedelinden sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinin açıklama kısmının 1 nolu paragrafında aynen “…Müteahhit M.. K.. işin yapıldığı binanın maliki İsmail Fidan’dan almış olduğu işin dış cephe cam kaplaması ile giriş kapısı saçaklarının yapımı için müvekkilim firma ile anlaşma sağlamıştır.” diyerek akdi ilişkinin davacı ile davalı M.. K.. arasında kurulduğunu ikrar ve kabul etmiştir.
Davacının delil olarak sunduğu 27.04.2011 tarihli teklif mektubunun da, davalı M.. K..’ye hitaben sunulduğu anlaşılmaktadır.
Davalı M.. K.. davaya cevabında, davalı İ. F.’ın dava dışı G. Seramik Sanayi AŞ.’nin bayii olduğunu, dava dışı G…….AŞ.’nin Türkiye genelindeki tüm bayiilerinin mağaza tefriş işlerini kendisinin yaptığını, Sakarya bayii olan davalı İsmail Fidan’a ait mağazanın dış cephe giydirme işlerini de kendisinin üstlenip yaptığını, davacı ile doğrudan akdî ilişkisinin bulunmadığını, davacı ile davalı bayii İsmail Fidan adına anlaştığını, 6.000,00 TL avans ödemesini de İsmail Fidan adına yaptığını, davacının işi ayıplı ve geç teslim etmesi üzerine davalı İsmail Fidan’ın imalâtı kabul etmeyerek söktürdüğünü ve tüm montajları iade ettiğini, davacının kusurlu davranışları sonucu asıl iş sahibiyle olan
sözleşmesinin feshedildiğini ve dava dışı G….AŞ.’den aldığı 30.000,00 TL iş bedelini bu şirkete iade etmek zorunda kaldığını savunmuştur.
Davalı İsmail Fidan vekili cevabında, müvekkilinin davalı F. Yapı Malzemeleri İnş. Dek. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin yetkilisi olup şahsi sorumluluğunun bulunmadığını, dava konusu dış cephe kaplama işinin yetkilisi olduğu davalı F…..Ltd. Şti. tarafından davalı M.. K..’ye verildiğini, işin standartlara aykırı yapılması ve süresinde teslim edilmemesi nedeniyle kabul edilmeyerek söktürüldüğünü, bu defa aynı işin dava dışı B.Ç. Alüminyum Ltd. Şti.’ye yaptırıldığını savunmuştur.
Davalı F. Yapı Malzemeleri İnş. D.. San. ve Tic. Ltd. Şti. davaya cevap vermemiştir.
Davalı İsmail’in soyadı dava dilekçesi ile aşamalarda verilen bir kısım dilekçelerde “Fidan” olarak yazılmışsa da, dosyaya giren belgelerden soyadının “Fidanoğlu” olduğu anlaşılmaktadır. Soyad yanlışlığı mahkemesince düzeltilmiş, kararın başlık kısmına doğrusu yazılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamından; davacının taşeron, davalı M.. K..’nin yüklenici, davalı F….Ltd. Şti.’nin de iş sahibi olduğu, davacının akdi ilişkisinin davalı M.. K.. ile, davalı M.. K..’nin akdi ilişkisinin de davalı F….Ltd. Şti. ile olduğu, davacı ile davalı F….Ltd. Şti. arasında doğrudan bir akdi ilişki bulunmadığı anlaşılmaktadır. Nispilik ilkesi gereğince sözleşmeler ancak akitleri arasında hak ve borç doğuracağından davacının davalı F….Ltd. Şti.’ye yönelik davasının husumetten reddi gerekir. Mahkemece, davalı şirketin davalı M.. K.. ile şifahi olarak anlaştığı, akdî ilişkinin bu davalılar arasında kurulduğu kabul edildiği halde, bu kabule aykırı olarak davalı şirketin teslimden itibaren makul süre içinde davacıya ayıp ihbarında bulunmadığı ve ayıbı giderme imkânı tanımadığı gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki davanın kısmen kabulü doğru olmamıştır. Davalı şirketin muayene ve ihbar yükümlülüğü akidi olan davalı M.. K..’ye karşı olup, akidi olmayan davacıya karşı böyle bir yasal yükümlülüğü de bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı şirket yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı F. Yapı Malz. İnş. Dek. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 07.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.