Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/2131 E. 2014/996 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2131
KARAR NO : 2014/996
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

Mahkemesi :Bursa 2. Asliye Tcaret Mahkemesi
Tarihi :05.11.2012
Numarası :2010/682-2012/506

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı vekili Avukat E..S.. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili istemiyle girişilen icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesi istemlerine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Uyuşmazlık tarihi itibariyle olaya uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddeleri uyarınca; yüklenici, sözleşme ve mevzuat hükümleriyle fen ve sanat kurallarına uygun şekilde yüklendiği edimini ifa ettiği oranda şahsi bir hak olan iş bedeli alacağına hak kazanabilir. Kural olarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda işin yapılıp teslim edildiğini ispat yükü yükleniciye (BK.364. md.), teslimden sonra ayıbın varlığını ispat yükü ise, iş sahibine aittir (BK. 359. md.). Bununla birlikte, ayıbın varlığının ispatı halindeyse, yüklenicinin iş bedelinin ne kadarına hak kazandığını ispatlaması gerektiği kabul edilmelidir.
Yargılama sırasında davacı yüklenici tarafından ayıplı imalât savunması kabul edilmediğinden ayıplı imalatın ispatlanması yükümlülüğünün davalı iş sahibine yüklenmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte, temyiz incelemesine konu edilen karar davacı yüklenici tarafından temyiz edilmediğinden, davacı yüklenicinin ayıplı imalat yaptığı ve davalı iş sahibinin de süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunduğu hususları kesinleşmiştir. Başka bir anlatımda, davalı ayıplı imalat yapıldığı yönündeki savunmasına ilişkin ispat külfetini yerine getirmiştir. Bu aşamadan sonra iş sahibine, teslim alınan eserin ayıplı kısmının miktarını ispatlama yükümlülüğü yüklenemez. Davacı yüklenici, şahsi bir hak olan iş bedeline ilişkin alacak hakkını ayıpsız ve eksiksiz teslimle hak kazanacağından, yüklenicinin sözleşme konusu malzemenin ne kadarını ayıpsız olarak teslim ettiğini ve bu bağlamda iş bedelinin ne kadarına hak kazandığını ispatlaması gerekir. Başka bir deyişle, iş sahibi, tarafına teslim edilen malzemelerin ayıplı olduğunu ispatladığından, yüklenici de hak ettiği iş bedelini kanıtlamak zorundadır.
Mahkemece yapılacak iş; temyiz incelemesi konu edilen kararın gerekçesi dikkate alınarak, yüklenicinin ayıplı imalât yaptığı ve iş sahibinin de süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunduğu vakıalarının davacı yüklenici aleyhine kesinleştiği kabul edilerek, ayıplı olduğu kabul edilen birim fiyatı 2,45 TL olan büyük motor kasası takozların tümü üzerinde inceleme yapılarak bilirkişilerden ek rapor almak, davalı iş sahibinin takip konusu faturalarda yer alan 0,35 TL birim fiyatlı takozlarda ayıp bulunmadığı kabulü de gözetilerek, ayıplı olduğu tespit edilen malzemeler nedeniyle ayıp bedelinin yüklenici alacağından mahsup edilmesinden sonra oluşacak sonuca göre karara varılmasından ibarettir.
Açıklanan kurallara uygun düşmeyen, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL avukatlık vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı şirkete verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.