Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2013/2006 E. 2013/4106 K. 24.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2006
KARAR NO : 2013/4106
KARAR TARİHİ : 24.06.2013

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı yüklenicinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı taşeron ile davalı yüklenici arasında imzalanan 24.12.2008 tarihli sözleşme ve bundan sonra imzalandığı anlaşılan tarihsiz sözleşme ile davacı taşeron davalı yüklenicinin yapımını üstlendiği Batı Ataşehir- Tem Arası Köprü Kavşak Yol ve Altyapı İnşaatı işi ile ilgili 2 nolu kavşak üzerinde projede yol-13, yol-12’deki atıksu ve yağmur suyu işlerinin yapımını taahhüt etmiştir. 24.12.2008 tarihli sözleşmenin 9. maddesi ile sonradan imzalanan tarihsiz sözleşmenin 4. maddesinde işverenin ihale makamı ile yaptığı sözleşme ve ekleri sözleşmenin ekleri arasında sayılmıştır. Geri çevirme üzerine dosyaya getirtilen davalı yüklenici ile dava dışı iş sahibi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı arasındaki 30.06.2006 tarihli sözleşmenin 9.2. maddesinin birinci bendinde Yapım İşleri Genel Şartnamesi ana sözleşmenin ekleri arasında ve öncelikli olarak birinci sırada gösterilmiştir. Sözkonusu şartnamenin 40 ve 41. maddelerinde yüklenicinin hakedişlere itirazı olduğu takdirde karşı görüşlerin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri, idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunun “idareye verilen … dilekçemde yazılı ihtirâzi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gerektiği, yüklenicinin itirazını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükmü getirilmiştir. Bu hüküm sözleşme ve dava tarihindeki 1086 Sayılı HUMK’nın 287 ve 6100 Sayılı HMK’nın 197. maddesine göre delil sözleşmesi niteliğinde kabul edildiğinden mahkemelerce görevi gereği kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Yanlar arasında sözleşme konusu işle ilgili olarak 1 adet ve 31 Ocak 2009 tarihli hakediş raporu düzenlenmiş ve davacı taşeron hakedişi ihtirâzi kayıtsız imzalamıştır. Davacı tarafça iradesi dışında hakedişin ihtirâzi kayıtsız imzalandığı ileri sürülmekle birlikte bu husus yasal delillerle kanıtlanmamıştır.
Bu durumda 31 Ocak 2009 tarihli hakediş raporunun ihtirâzi kayıtsız imzalanmış olması sebebi ile bu raporda ödenecek miktar olarak gösterilen 60.174,69 TL davacı taşeron aleyhine kesinleşmiş olduğundan, mahkemece davanın bu miktar üzerinden kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
3-Davacının temyiz itirazlarına gelince; davalının savunmasında da belirttiği gibi ihtirâzi kayıtsız olarak kesinleştiği kabul edilen hakedişe göre davacının alacağı 60.174,69 TL olup, davalının bu kısım yönünden icra takibini kısmen kabul etmesi yerine alacağın tamamına itiraz etmekle haksız ve hakediş raporunda belirlenen alacak miktarı likid olduğundan, davalının İcra İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi gereğince 60.174,69 TL üzerinden icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması gerekirken koşulları oluşmadığı gerekçesi ile bu talebin de tamamen reddi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Kararın belirtilen sebeplerle bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, diğer bentler uyarınca tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2. bent gereğince davalı, 3. bende göre de davacı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 24.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.