Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2012/1403 E. 2012/6297 K. 09.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1403
KARAR NO : 2012/6297
KARAR TARİHİ : 09.10.2012

Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, İİK’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, icra takibine karşı takip borçlusu davalının vâki itirazının iptâli istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ve verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Isparta 3. İcra Müdürlüğü’nün 2010/8933 takip sayılı dosyası kapsamından; davacının, davalı hakkında adi takip yoluyla başlattığı icra takibinde, 28.320,00 TL tutarlı, 15.07.2009 tarih ve 11.452 seri numaralı faturayı dayanak aldığı ve 9.695,00 TL asıl alacak ile 124,95 TL işlemiş faizin tahsilini istediği, takip borçlusu davalının süresinde itirazı sonucu takibin durduğu anlaşıldığı gibi, itirazın iptâli davasının da yasal süresi içerisinde açılmış olduğu tespit olunmuştur.
Davacı, icra takibine dayanak almadığı halde davada “Teklif ve Sipariş Onay Formu” başlıklı ve 3. sayfasında imzasının bulunduğu yazılı teklifinin, davalı tarafından imzasıyla onaylandığını ve yanlar arasında bu yolla yazılı sözleşmenin kurulmuş olduğunu ve bu sözleşme hükümlerine göre sözleşmede öngörülen işlerin yapımının yüklenildiğini ve iş bedelinin de (24.000,00 TL + KDV) olarak kararlaştırıldığını, davalının işyerine 1 adet 8m. reyon dolabının 1 adet et muhafaza ve 1 adet tavuk muhafaza panellerinin kurulması, taban izolasyonlarının yapılması kapılarının takılması ve soğutma cihazlarının imalât ve montajının yapılması işinin tamamlanarak teslim olunduğunu; buna karşın davalı yanca takip konusu bakiye iş bedelinin ödenmediğini ve takibe itirazında haksız olduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptâlini istemiştir.
Davalı ise, iş bedelinin 20.900,00 TL olarak kararlaştırıldığını; bu bedelin davacıya ödendiğini, itirazında haklı olduğunu; davacının davada sözünü ettiği yazılı teklife onay vermediğini yazılı teklif üzerine davacının fatura vermemesi sebebiyle defterdarlığa yaptığı şikayet üzerine bu idarece işlem yürütülmesi istendiği için mevcut şerhi koyarak imzaladığını ve bu sebeple yanlar arasında yazılı sözleşme yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Yanlar arasında 818 Sayılı BK’nın 355. maddesi hükmünde tanımı yapılan ve “eser sözleşmesi” niteliğinde olan akdî ilişkinin kurulduğu ve davalı tarafından davacıya 20.900,00 TL işbedelinin ödendiği çekişmesizdir. Yanlar arasındaki uyuşmazlık, iş bedelinin miktarına ilişkin bulunmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Yüklenici, yukarıda açıklandığı üzere icap-kabul yoluyla yazılı sözleşmenin yapıldığını ileri sürmüş ise de; dosya kapsamında aslı bulunan az yukarıda belirtilen teklif yazısının davalı iş sahibi tarafından onaylanmadığı anlaşıldığı gibi; davacı yanca, keşide olunan ve davalıya tebliğ edilen faturaya karşı da davalı, TTK’nın 23. maddesinde öngörülen 8 günlük süresi içerisinde faturanın kapsamına itirazda bulunduğundan fatura da kesinleşmemiştir.
818 Sayılı BK’nın 366. maddesi hükmü gereğince yanlarca iş bedeli tutarının kararlaştırılmadığı ya da yaklaşık olarak kararlaştırıldığı hallerde, iş bedeli tutarı üzerinden uyuşmazlık bulunması durumunda yüklenicinin hakettiği iş bedelinin tutarı, işlerin yapıldığı zamandaki serbest piyasa rayiçlerine göre gerektiğinde yerinde keşif yapılmak üzere bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle mahkemece belirlenmesi gerekir. Bu nedenle; mahkemece yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapılmadan davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş; uzman bilirkişi ya da bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde keşif yapılmak suretiyle, davacının yaptığı işlerin yapıldığı zamandaki serbest piyasa fiyatlarıyla bedelinin belirlenmesi ve davalı tarafından ödendiği sabit olan 20.900,00 TL’nin mahsubunun yapılması ve davacının iş bedeli olarak belirttiği 28.320,00 TL’nin aşılmaması gerektiğinin de gözetilmesiyle varılacak sonuca göre uyuşmazlığın karara bağlanmasından ibaret olmalıdır.
Açıklanan nedenlerle karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle diğer temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 09.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.