Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2011/2889 E. 2011/2804 K. 09.05.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2889
KARAR NO : 2011/2804
KARAR TARİHİ : 09.05.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Vek. Av. …

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vâki itirazın iptâli istemine ilişkin olup; mahkemece, davanın husumetten reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıya ait taşınmaza, davalının kardeşinin davalıya vekâleten imzaladığı sözleşmeye istinaden, tarımsal sulama amaçlı trafo tesisi yaptığını, davalının 20.500,00 TL + KDV tutarlı iş bedelini ödemediğini, alacağı için başlattığı icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek; itirazın iptâline karar verilmesini talep etmiş; davalı, cevabında borç ilişkisini kabul etmediğini, davacıyla ilgili olmadığını, davacının dava konusu borca ilişkin olarak kardeşinden senet aldığını beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Davacının, davalıya tarımsal sulama amaçlı trafo tesisi yaptığı ancak iş bedelinin ödenmediği iddiasına ilişkin uyuşmazlık, Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacının, dava dilekçesine ekli olarak sunduğu 19.04.2008 tarihli adi yazılı sözleşmeyi “iş alan” sıfatı ile … vekili … imzalamıştır; ancak, …’in davalı …’e vekâleten sözleşme yapabileceğine dair düzenlenmiş bir vekâletname sunulmuş değildir.
Davacı, sözleşmenin ve alacağının varlığını HUMK’nın 288. maddesi gereğince, kesin ve yazılı delillerle ispât etmek durumundadır. Davalı …, …’in sözleşmeyi vekili sıfatıyla imzaladığını kabul etmediğine göre, 19.04.2008 tarihli sözleşme, akdî ilişkinin varlığını ispât için yeterli değildir.
Ancak davacı, dava dilekçesinde “diğer her türlü kanuni deliller” demek suretiyle “yemin” deliline de dayanmıştır. O halde, davacıya tarımsal sulama amaçlı trafo tesisi yapımı konulu sözleşmenin varlığının ispâtı konusunda davalıya yemin teklif hakkının bulunduğunun hatırlatılması; yeminle ilgili yargılama işleminin yapılması ve sonucuna göre akdî ilişkinin kanıtlanması durumunda uyuşmazlığın esası incelenmeli; aksi halde ise davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmelidir.
Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 09.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.