Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2010/818 E. 2011/2886 K. 13.05.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/818
KARAR NO : 2011/2886
KARAR TARİHİ : 13.05.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili Avukat … ile davalı vekili Avukat …… geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca verilmesi gereken %36 oranında inşaat alanından eksik kalan kısma isabet eden bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle saptanacak parasal değerinden fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 80.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, talep 06.03.2008 tarihinde 365.006,71 TL olarak ıslah edilmiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş, inşaat alanının artması ve kat irtifakının değişmesi söz konusu olmadığından davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının ortak alanları dairelere ekleyerek alanlarının büyütüldüğü, buna göre de davacılara 496,74 m2 eksik alan verildiği gerekçesiyle davanın 143.955,25 TL’sinin kabulüne, fazla istemin reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle inşaatın tümüyle bitirilmemesi nedeniyle kısmi teslimin zamanaşımı süresine etkisinin olamayacağına, belediye cevabına ve dosyadaki tutanakta belirtilen teslim tarihi itibariyle gerek asıl dava, gerekse ıslah tarihinde zamanaşımının gerçekleşmediğinin anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Taraflar arasında biçimine uygun düzenlenen 05.12.1985 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 1. maddesinde, bağımsız bölümlerin %36 payının arsa sahiplerine verileceği, 5. maddesinde, proje üzerinde yerlerin tesbitinden sonra tarafların hak iddia edemeyeceği, 6. maddesinde ise, imar değişikliğine göre arsa sahiplerinin artan ve eksilen alanda paylarının 1. maddedeki gibi olacağı kararlaştırılmıştır. 24.10.1988 tarihinde kat irtifakı kurulmuş, 11.11.1998 tarihli re’sen düzenleme taksim sözleşmesiyle, inşaatın ekli plân ve porjeye uygun yapılması, gösterilen bağımsız bölümlerin arsa sahiplerine, geri kalanların yükleniciye verilmesi, böylece tarafların birbirlerini ibra etmiş oldukları kabul edilmiştir.
Ne var ki, bu paylaşımdan sonra yüklenici tadilat projesiyle inşaatın ortak alanlarını dairelere eklemek suretiyle daire alanlarını büyütmüştür. Mahkemece daireler dışındaki iş yerleri vs. taksim sözleşmesiyle paylaşıldığından sadece daire alanlarındaki büyüme karşılığı bedelin ödenmesine karar verilmiş ise de davacı arsa sahiplerince, garaj ve bodrum gibi yerlerin de yükleniciye verilen bağımsız bölümlere katıldığı iddia edilmiştir. Bu hususta bir inceleme yapılmadan istemin reddi doğru olmamıştır.
O halde mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişilerden ek rapor alınarak, dava konusu tüm yerlerin plân ve projesine, İmar Yasasına uygun olup olmadığını saptamak, yasal olmayan kısımlar var ise bunların ancak yıkımı istenebileceğinden bedeline yönelik davayı reddetmek, yasal kısımlarda, birinci bilirkişi raporunda belirlenen miktarın ikinci rapordaki alacak içine katılıp katılmadığını açıklığa kavuşturmak, katılmadığı anlaşıldığında ve yapılan imalâtın tümüyle yasal olması durumunda her iki raporda bulunanın toplamına hükmetmekten ibarettir. Eksik incelemeyle davanın kısmen kabulü, ıslahla arttırılan miktara ıslah tarihinden, davada reeskont faizi istenildiği ve TTK’nın 12. maddesiyle 3095 Sayılı Yasası’nın 2/II. maddesi gözetilerek reeskont yerine yasal faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 13.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.