Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2010/7127 E. 2011/1263 K. 02.03.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/7127
KARAR NO : 2011/1263
KARAR TARİHİ : 02.03.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar TEDAŞ, … ile … vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, maddi ve manevi tazminatın tahsili istemleriyle açılmış, mahkemece ıslah da dikkate alınarak maddi tazminat istemlerinin kabulüne, manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalılar …, … ve TEDAŞ vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 22.05.2009 günlü bozma ilâmında davacıların murisi …’ın yüklenici, davalı …’ın iş sahibi olduğu, aralarındaki ilişkinin eser sözleşmesine dayandığı, uyuşmazlığın çözümü için oluşturulacak uzman kuruldan BK’nın 355 ve devamı maddelerinde yer alan eser sözleşmesi hükümlerine göre kusur durumu hakkında rapor alınması, vefat eden yüklenici …’ın konunun uzmanı olması ve alınması gereken tüm tedbirleri alma yükümlülüğünün bulunması dikkate alınarak değerlendirme yapılması gereğine değinilmiş, alınacak raporda davalı iş sahibi …’ın kusursuz olduğu kabul edildiği takdirde, ceza davasında mahkum olmuşsa BK’nın 53. maddesi uyarınca mahkumiyet kararının hukuk hakimini bağlayacağı ilkesi uyarınca uygun bir tazminatın karar altına alınması gereğine değinilmiştir. Mahkemece 03.11.2009 tarihli oturumda Dairemizin bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir. Bozma ilâmına uyulmasına karar verilmesi durumunda, bozma ilâmı yararına olan taraflar açısından kazanılmış hak oluşturur. Bu nedenle mahkemenin bozma ilâmına uyduktan sonra bozma ilâmına uygun araştırma yapması, eksikleri gidermesi zorunludur.
Dairemizin bozma ilâmına uyulmasından sonra talimat yoluyla kusur konusunda bilirkişi raporu alınmış, bilirkişiler 10.06.2010 günlü raporlarını mahkemeye sunmuşlardır. Bu raporun değerlendirilmesi sonucunda BK’nın 355 ve devamı maddelerinde yer alan eser sözleşmesi hükümlerinin dikkate alınmadığı, bozma ilâmında açıklanan niteliklere uygun bir rapor olmadığı, yine işçi sağlığı, iş güvenliği hükümleriyle TEDAŞ yönünden Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlendiği, seçilen bilirkişilerin konunun uzmanı olmadığı sonucuna varılmaktadır.
Taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesine dayandığına ve olayda vefat eden … yüklenici olduğuna göre, gereken tüm tedbirleri kendisi almak zorundadır. Bu ilişkide iş sahibi tarafından alınabilecek tedbir istinai nitelikte olabileceğinden, davalı iş sahibine kusur verilirken bu durumun dikkate alınması ve iş sahibinin kusuru varsa bunun nedeninin açık şekilde belirlenmesi ve değerlendirilmesi zorunludur.
Somut olayda bozma ilâmında belirtilen ve yukarıda açıklanan kurallara uygun, konunun uzmanı bilirkişilerden BK’nın 355 ve devamı maddelerinde yer alan eser sözleşmesi hükümlerine uygun şekilde bir rapor alınmadan, davalı iş sahibine nedeni açıklanmaksızın ve çok fazla oranda kusur veren rapora dayanılarak hüküm oluşturulması doğru olmamıştır.
Yapılacak iş, önceki bozma ilâmında belirtildiği şekilde, ilişkinin eser sözleşmesine dayanması, vefat eden …’ın yüklenici olması nedeniyle konunun uzmanı olması dikkate alınarak gerekli tüm tedbirleri kendisinin alması konusunun göz önünde tutulması, davalı iş sahibine verilebilecek kusur varsa bunun nedenlerinin açıkça gösterilmesi, diğer davalıların kusurları olup olmadığının irdelenmesi, nedenlerinin gösterilmesi, bu şekilde hüküm oluşturulması davalıların kusurlu olmadıkları sonucuna varıldığı takdirde ceza yargılamasındaki mahkumiyet kararı ve BK’nın 53. maddesine göre mahkumiyet kararının hukuk hakimini de bağlayacağı ilkesi dikkate alınarak, uygun görülecek miktarlarda tazminatın karar altına alınmasından ibarettir.
Kabule göre de ilişkinin eser sözleşmesi nedenine dayanması gözden kaçırılarak, dava dilekçesinde dava konusu yapılan tazminat miktarlarına daha önce temerrüt sözkonusu olmadığından, dava tarihi yerine olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi de bozma nedenidir.
Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılar TEDAŞ, … ile …’na geri verilmesine, 02.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.