YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/4773
KARAR NO : 2011/6046
KARAR TARİHİ : 19.10.2011
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmış olup, BK’nın 97. maddesi gereğince nama ifaya izin ve satışa yetki verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece tüm mirasçılar davada yer almadığından davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyaya sunulan Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 02.08.2006 gün 2006/1434-1226 E. K. sayılı veraset ilâmına göre sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerinden … 20.07.2006 tarihinde ölmüş olup, davacılar …, … ve … dışında … ve … isminde iki mirasçısı daha bulunmaktadır. Sözleşme arsa sahipleri … ve diğer paydaşlar arasında düzenlendiği gibi satışa izin verilmesi talep edilen 13 nolu bağımsız bölüm de muris … adına tapuda kayıtlıdır. Sözleşmenin tarafı olan Ramazan ölü olduğundan terekesi mirasçılarına elbirliği ile mülkiyet hükümlerine göre intikâl etmiştir. Elbirliği ile mülkiyette TMK’nın 640. maddesi gereğince mirasçılar terekeye elbirliği ile sahip olacaklarından sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. Bu halde bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması ve tamamı hakkında da hüküm verilmesi gerektiğinden arsa sahibi … mirasçıları arasında açılan davanın niteliği itibariyle zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Terekedeki hakların korunması sözkonusu olmadığından bir kısım mirasçılar tarafından eldeki davanın açılması mümkün değildir. Ancak bu halde Yargıtay uygulamaları ve doktrinde davanın hemen reddi gerekmeyip diğer mirasçıların davaya muvafakatlarını sağlamak ya da katmak üzere süre verilmesi gerektiği usul ekonomisi açısından uygun olacağı kabul edilmektedir.
Bu durumda mahkemece davada taraf olmayan ölü … mirasçılarından … ve …’in davaya muvafakatlarını sağlamak, sağlanamaması halinde TMK’nın 640/III. maddesine göre miras ortaklığına paylaşıma kadar yasal temsilci atanması konusunda arsa sahibi … mirasçıları olan davacılara süre verilip yasal temsilci atandıktan ve bu şekilde yasal temsilcinin davaya katılması sağlanıp taraf teşkili tamamlandıktan sonra işin esası incelenerek davanın sonuçlandırılması gerekirken bu husus gözden kaçırılarak davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 19.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.