Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2010/465 E. 2011/3003 K. 18.05.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/465
KARAR NO : 2011/3003
KARAR TARİHİ : 18.05.2011

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve sayılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı-k.davalı …Ltd.Şti. vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili Avukat … ile davalı-k.davacı vekili Avukat … geldi. Müdahil vekili gelmedi. Davacı-k.davalının temyiz dilekçesinin süresi dışında, davalı-k.davacının temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, imalât bedelinin ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle kâr kaybı alacağının, karşı dava ise karşı davalının inşaata elatmasının önlenmesi ve 10.000,00 TL menfi zararın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın ve asıl davada ıslahla arttırılan miktarın kısmen kabulüne, davadan sonra gerçekleştirilen imalât bedelleri ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına, karşı davada ise 10.000,00 TL menfi zararın yükleniciden tahsiline ve inşaata elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Mahkeme kararı davacı ve karşı davalı …Ltd.Şti. vekiline 17.11.2009 tarihinde, davalı ve karşı davacının temyiz dilekçesi ise 16.12.2009 tarihinde tebliğ edildiği halde temyiz dilekçesi yasada öngörülen süreler geçirildikten sonra 29.12.2009 tarihinde verildiğinden davacı ve karşı davalı …Ltd.Şti.nin süresinden sonra yapılan temyiz isteminin REDDİNE,
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ve karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
3-Davalı ve karşı davacı iş sahibi kooperatifin diğer temyiz itirazlarına gelince; asıl davada ve ıslah yoluyla açılan davada tahsili istenen alacaklara en yüksek ticari faiz uygulanması talep edildiği ve HUMK’nın 74. maddesi uyarınca hakim taleple bağlı kalarak karar vermek zorunda olduğu halde reeskont faizine hükmedilmesi doğru olmamış ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, düşülen bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç göstermediğinden HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı ve karşı davalı …Ltd.Şti.nin süresinden sonraki temyiz isteminin reddine, 2. bent uyarınca davalı ve karşı davacı kooperatifin diğer temyiz itirazlarının reddine, 3. bent gereğince davalı ve karşı davacının sair temyiz itirazının kabulüyle mahkeme kararının hüküm fıkrasının dördüncü satırında yer alan “ticari reeskont” ibaresinin karardan çıkartılarak yerine “ticari temerrüt” ibaresinin yazılmasına ve hükmün değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 825,00 TL duruşma vekillik ücretinin davacı karşı davalı …Ltd.Şti.den alınarak vekille temsil olunan davalı ve karşı davacı …’ne verilmesine, ödediği temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalı …Ltd.Şti.ye, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-k.davacı …’ne geri verilmesine, 18.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.