YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/3677
KARAR NO : 2010/3695
KARAR TARİHİ : 28.06.2010
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava 6183 Sayılı Yasa’nın 79. maddesinden kaynaklanmış olup, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
6183 Sayılı Yasa’nın, 5479 Sayılı Yasa’nın 5. maddesi ile değişik 79. maddesinin IV. fıkrasında herhangi bir nedenle birinci haciz bildirisine itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahsın haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisini tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorunda olduğu düzenlemesi yapılmıştır. Eldeki davada davacı, 6183 Sayılı Yasa’nın 79. maddesinin 1, 2 ve 3. fıkraları uyarınca kendisinin vergi borçlusu olmayıp üçüncü şahıs olduğunu ve haciz bildirisine itiraz edemediklerinden menfi tespit davasını açtıklarını ileri sürmüş olduğundan dava, 6183 Sayılı Yasa’nın 79/IV. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası olup vergi dairesince konulan ve 6183 Sayılı Yasa’nın 58. maddesinin uygulanmasını gerektiren haciz işlemiyle ilgili değildir. 6183 Sayılı Kanun’un 79/IV. maddesinin açık hükmüne göre açılan menfi tespit davalarına bakmak genel mahkemelerinin görevi olduğundan mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu davanın görev yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 28.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.