YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/2710
KARAR NO : 2011/5565
KARAR TARİHİ : 03.10.2011
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerice temyiz edilmiş duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat … ile davalı vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 20.06.1997 tarihli asıl ve ek sözleşmelerin haksız feshi nedeniyle uğranılan kâr mahrumiyeti zararının tahsili istemiyle açılmış, davalı fesihte haklı olduklarını, kusurlu imalât yapıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemenin ıslah edilen miktara göre davanın kısmen kabulüne dair kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 20.06.1997 tarihli sözleşmeyle, davalı kooperatife ait inşaatların bodrum ve temel işçiliğinin yapımı kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin 5.5 maddesinde belirlenen fiyatların, her altı ayda bir taraflarca görüşülerek, yeniden düzenleneceği kabul edilmiş, bu hüküm gereğince 01.01.1998, 01.07.1998, 01.01.1999 tarihlerinde yeni sözleşmeler imzalanmıştır. Davacı yüklenici, 22.07.1997 tarihinde aldığı ruhsatla inşaatların yapımına başlamış ise de, imar planının iptâli için açılan davada yürütmenin durdurulmasına karar verilmiş, belediyece verilen cevabi yazıda, belediye başkanınca verilen ruhsatın uygun olmadığı, 29.05.1997 tarihli kararla yürütmenin durdurulduğu anlaşılmış, daha sonrada imar planının iptâline karar verilmiştir. Bundan sonra taraflarca düzenlenen 23.12.2001 tarihli tutanakla, inşaattaki eksikliklerin giderilmesine karar verilmiş ise de belediyesince eski ruhsatların iptâli nedeniyle inşaatlara devam edilemeyeceği bildirilmiştir. 12.09.2003 tarihinde kooperatifçe yaptırılan tespitte, imalâtın tekniğine uygun olmadığı saptanmış, taraflarca inşaatın iyileştirilmesi için ilk sözleşmenin 5.5 maddesi uyarınca yükleniciden yeni fiyat teklifi alınmış, ancak yüklenicinin dosyaya giren tarihsiz teklifi, kooperatifçe inandırıcı bulunmadığından, 10.02.2005 tarihli ihtarla sözleşmenin hükümsüz hale geldiği bildirilmiştir. Görülüyor ki, taraflar arasında yeni ruhsata göre, inşaatların iyileştirilmesi ve devam ettirilmesi için fiyatta anlaşma sağlanamadığından, sözleşme iptâl edilmiştir. Bu nedenle davalı iş sahibi kooperatifin sözleşmeyi haksız feshettiğinden sözedilemez. Haksız fesih bulunmadığına göre davacının kâr mahrumiyeti isteminin de dayanağı yoktur. O halde tüm bu nedenlerle, davacının kâr mahrumiyeti isteminin reddi yerine delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek istemin kabulü usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
Davacının temyizine gelince açıklanan bozma nedenlerine göre bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 825,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harçlarının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 03.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.