YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/1121
KARAR NO : 2011/3159
KARAR TARİHİ : 30.05.2011
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat … ile davalı vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı arsa sahibi dava dilekçesinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi hükümlerine göre kendisine ait olacak bağımsız bölümlerin sözleşmede kararlaştırılan sürede teslim edilmemesi nedeniyle 29.05.2006 ile 28.02.2008 tarihleri arasındaki rayiç kira bedeli karşılığında 33.600,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece kira kaybının sözleşmenin 14. maddesi hükmüne göre ancak 4 ay için talep edilebileceği bunun 2 aylık tutarının daha önce arsa sahibi tarafından açılan davada hüküm altına alındığı gerekçesiyle 3.200,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar vermiştir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 14. maddesinde inşaatın, ruhsat tarihinden itibaren 18 aylık sürede bitirilip iskân alınması aksi halde rayiç kiranın ödenmesi, kira ödenme süresinin 4 aylık olacağı, bu sürede de bitmezse müteahhite ait bir daire satılarak binanın tamamlanacağı kabul edilmiştir. Sözleşmedeki bu husus sözleşmenin taraflarca bozulmayacağını belirtmek için konulmuş olup, davacı arsa sahibinin dilerse akdi feshedeceği ya da gecikme tazminatı ile birlikte ifayı da talep edebileceğinin kabulü gerekir. Bu nedenle mahkemece davacının sadece 4 aylık kira bedeli talep edebileceğine ilişkin gerekçesi sözleşmeye aykırıdır. Yapılması gereken iş, daha önce kesinleşen Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/177 Esas sayılı dosyasında davacıya ait dükkanın kirasının aylık 800,00 TL olarak kesinleştiği olgusu da dikkate alınarak 29.05.2006 ile 28.02.2008 tarihleri arasındaki davacı bağımsız bölümlerine ait rayiç kira bedellerinin belirlenerek tahsil kararının verilmesinden ibarettir. Bu nedenle eksik incelemeye dayalı mahkeme kararının bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 825,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 30.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.