YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5518
KARAR NO : 2010/6078
KARAR TARİHİ : 08.11.2010
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici tapu iptâli tescil ve tazminat istemlerinde bulunmuş, davalı arsa sahibi davanın reddini savunmuş, mahkemenin davanın kısmen kabulüne dair kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı, dava dilekçesinde 10.000,00 TL sözleşme dışı iş bedelinin tahsilini istemiş, davalı ise cevabında binadaki asansörün imâl edilmediğini bildirmiş, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda yapılmayan asansör bedeli hesaplanarak davalı payına düşen miktar 8.613,00 TL olarak hesaplanmış, davacının fazla iş bedeli alacağı 1.750,00 TL olarak belirlenmiş ve yapılan mahsup sonucu davalının bakiye 6.863,00 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş ve bu bedelin davalıya ödenmesi şartıyla davacının tapu iptal ve tescil istemi kabul edilmiştir. Ne var ki, eksik iş bedeli kapsamında dairelerin uğradığı değer kaybının hesaplanması gerekirken raporda asansör imâli için gereken bedelin hesaplandığı ve bu suretle hatalı sonuca ulaşıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece HUMK’nın 284. maddesi uyarınca yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sözleşme konusu binaya asansör yapılmaması nedeniyle davalının dairelerinin uğradığı değer kaybı hesaplatılıp, davacının fazla iş bedeli alacağı olarak saptanan 1.750,00 TL’nin bundan mahsubu ile bulunacak bedel üzerinden birlikte ifa kararı verilmeli, karar verilirken mevcut temyiz incelemesine konu kararın davacı yanca temyiz edilmemesi nedeniyle davalı lehine doğan usuli kazanılmış hak da gözetilmeli ve sonucuna göre bir hükme varılmalıdır.
Değinilen hususlar dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 08.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.