Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2008/965 E. 2009/415 K. 29.01.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/965
KARAR NO : 2009/415
KARAR TARİHİ : 29.01.2009

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat ….. ile davalı vekili avukat Kemal Karabatak …. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava taraflar arasında imzalanan taşeronluk sözleşmesi uyarınca oluşan ve ödenmeyen taşeron alacağının tahsiline ilişkin olup, mahkemece yanlar arasındaki sözleşmede Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin ek olarak kabul edildiği ve hakedişlere usulüne uygun biçimde itiraz edilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ve verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-HUMK’nın 287. maddesi uyarınca yanlarca belli bir hususun ispatı konusunda özel bir şeklin kabul edilmesi halinde bunun dışında ispat imkânı tanınamaz. Bu nedenle sözleşmenin eki durumundaki Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin 39. maddesi uyarınca imalât sebebiyle düzenlenen hakedişlere itiraz edilmediği takdirde hakedişlerin (metraj dışında) olduğu gibi kesinleştiğinin kabulü zorunludur. Ancak hakedişlerde yer almayan imalâtlar yönünden hakedişe itiraz gerekmez. Daire’mizin yerleşen uygulaması da bu yöndedir. Nitekim bilirkişiler ek raporunda hakedişte yer almayan 32.001 hercins zeminde kazı kesiti 6 m2’den büyük tünel kazısı imalâtı nedeniyle 8.894.098.305 TL, yine tünel kazısındaki imalâtından da 4.964.338.558 TL olmak üzere davacının toplam 13.858.436.863 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır. O halde bu miktar davacı alacağının kabulüne karar verilmesi gerekirken hukuki yanılgıya düşülerek davanın tümü ile reddi doğru olmamıştır.
3-Dava bir miktar alacağın tahsili istemiyle açılmıştır. Mahkemece sözleşme eki şartname hükümlerine uygun itiraz bulunmadığından bahisle dava reddedildiğine göre davalı yararına nisbi vekâlet ücreti takdiri gerekirken Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uygun düşmeyen gerekçe ile maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi de kabule göre bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bendde açıklanan sebeplerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bent uyarınca temyiz eden davacı, 3. bent uyarınca davalı yararına, BOZULMASINA, 625,00’er TL duruşma vekillik ücretinin taraflardan alınarak Yargıtay duruşmasında vekile temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 29.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.