YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/2527
KARAR NO : 2007/4851
KARAR TARİHİ : 16.07.2007
Mahkemesi :Asliye Hukuk (Ticaret) Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat …. ile davalı vekili avukat…. …. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Taraflar arasındaki sözleşmenin “Ücret ve Ödemeler” başlıklı 3. maddesinde, “…… kesilen faturanın KDV’sinin takip eden ayın 20’si tarihi senetle yükleniciye ödenecektir.” denilmiştir. Bu haliyle KDV’sinin ayrıca iş sahibince ödeneceğinin kabul edildiği anlaşılmaktadır. O halde kabul edilen alacağın KDV tutarının da hesaplanıp hüküm altına alınması yerine bilirkişi görüşüyle bağlı kalınarak reddi bozma nedenidir.
3-Mahkemece davacının işlemiş faiz alacağı reddedilmek suretiyle takibin devamına karar verilmiştir. Oysa davacı 06.11.2000 tarihli ihtarında, 38.280.000.000 TL. alacağının bir hafta içinde ödenmesini davalıdan istemiştir. İhtarnamenin tebliğ tarihi araştırılarak verilen süre eklenmeli, davalının temerrüde düştüğü tarih bulunup bu tarihten takip tarihine kadar olan süre için ihtardaki miktar bakımından işlemiş faiz alacağı bilirkişiye hesaplattırılıp kabul edilmelidir. Eksik incelemeyle istemin reddi usul ve yasaya aykırıdır.
4-Birleşen davada ticari işlere uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. İstemin bu niteliği itibariyle, T.C.Merkez Bankası’nca kısa vadeli krediler için uygulanan avans faiz oranı olduğunun kabulü gerekir. İnfazda tereddüt yaratacak biçimde faizin niteliği açıklanmadan istemin aynen hükme geçirilmesi de HUMK’nın 388. ve 389. maddelerine aykırı olmuştur. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2.), (3.) ve (4.) bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 500,00 YTL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3.666,10 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 16.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.