YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/7838
KARAR NO : 2007/8374
KARAR TARİHİ : 28.12.2007
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, taraflar arasında yapılan 20.11.2000 tarihli eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış olup; davacının hakedişinden davalı tarafça haksız olarak kesildiği ileri sürülen 2.895.905.993 TL. alacağın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile 9.370.100.000 TL. alacağın geç ödenmesinden kaynaklanan 6.200.000.000 TL. munzam zararın ödetilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, munzam zarara ilişkin tazminat isteminin reddine; 2.895.905.933 TL. alacağın dava tarihi olan 27.02.2002 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ve 07.05.2004 tarihinde davalı tarafından yapılan 2.319.464.675 TL. ödemenin icra aşamasında ve ödeme sırasında dikkate alınarak toplam borç miktarından mahsup edilmesine karar verilmiş ve verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava konusu alacağın davanın yargılaması aşamasında ve 07.05.2004 tarihinde 2.319.464.675 TL. tutarındaki kısmı davalıya ödenmiştir. Buna göre, belirtilen tutardaki uyuşmazlık konusu alacak kısmı hakkında davanın konusu kalmamıştır. Mahkemece, davası kabul edilen alacak tutarından yargılama sırasında ödenen miktarın mahsubu ile kalan alacak kısmının tahsiline; ödenen 2.319.464.675 TL’ye temerrüt tarihi olan dava tarihi ile ödeme
tarihi arasındaki süre için değişen oranlar da gözetilerek avans faizi uygulanmasına, geriye kalan 576.441.258 TL. alacağın ise, dava tarihinden itibaren değişen oranlar da dikkate alınarak avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama sırasında ödenen alacak kısmı hakkındaki davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, HUMK’nın 381 ve 389.maddeleri hükümlerine aykırı olarak infazda tereddüt doğuracak şekilde yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (1.) bentte belirtilen nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan sebeple davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 28.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.