Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2006/6743 E. 2007/3511 K. 24.05.2007 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/6743
KARAR NO : 2007/3511
KARAR TARİHİ : 24.05.2007

Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı avukatı gelmedi. Davalı vekili avukat …. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, İİK’nın 72. maddesine dayalı olarak açılmış olup; davacı tarafından keşide edilerek davalıya teslim edilen ve her biri 17.250.000.000 TL. tutarlı; … Finans Kurumu Karaman Şubesi muhataplı 30.10.2003, 30.11.2003 ve 30.12.2003 keşide tarihli olan üç adet çekten ötürü davacının davalıya borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir.
Davalı vekili, çeklerin karşılıksız olduğunu davacının yasal delillerle kanıtlamakla ödevli olduğunu; bu hususun yasal ve yazılı delil ile kanıtlanamadığını, davacıya gönderilen faturaların sebepsiz olarak iade olunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava, mahkemece kısmen kabul edilerek, toplam (69.000.000.000) TL. tutarlı dört adet çekten ötürü davacının davalıya (42.250.000.000) TL. borçlu olmadığının tesbitine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş ve verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Kapsamının doğruluğunda yanlar arasında uyuşmazlık bulunmayan ve Borçlar Kanunu’nun 355. maddesine göre niteliğince bir “eser” sözleşmesi olan 14.042003 tarihli adi yazılı sözleşmeyi, davacı iş-eser sahibi; davalı yüklenici sıfatlarıyla imzalamışlardır. Davalı yüklenici, yanlar arasındaki bu sözleşme gereğince, (5000) adet “guzine dökümü” sobayı imal etmeyi ve 30.10.2003 tarihine kadar davacıya teslim etmeyi yüklenmiştir. 30.09.2003 keşide tarihli çekte dahil olmak üzere, yukarıda belirtilen çekler, sözleşmenin (1.) maddesi gereğince davacı tarafından keşide edilerek davalıya teslim edilmiştir. Buna göre, çeklerin düzenleme sebebi, yanlar arasındaki sözleşme olup, belirlidir.
Borçlar Kanunu’nun 364/1. maddesi uyarınca, eserin bedeli, sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça, teslim zamanında ödenir. Eser bedelinin ödeme şekli ve zamanları sözleşmede kararlaştırılmış, 30.10.2003 tarihinde teslimi gereken sobaların bedelinin ödenmesi amacıyla, teslimden sonraki keşide tarihli ve bedeli uyuşmazlık konusu olan çekler, davalıya teslim edilmiştir. O halde, eserin tesliminden sonra, bu çeklerin bedeli davalı tarafından istenebilir. Davalı ise, yasal delillerle işi-eseri davacıya teslim ettiğini veya onun alacaklı temerrüdüne düşürüldüğünü ve çek bedellerinin de istenebilir olduğunu kanıtlayamamıştır.
Öte yandan, 30.09.2003 keşide tarihli ve (17.250.000.000) TL. tutarlı çek, keşideci davacı elinde bulunmaktadır. Çek, davacıda olduğuna göre, bedelinin ödenerek hamilinden geri alınmış olduğunun kabulü gerekir (TTK. M.558,621). Bu karinenin aksini, davalı yüklenici ispatlayamamıştır. Kaldı ki, davada bu çek bedeline yönelik olarak davacının bir talebi yoktur.
Yukarıda açıklanan hukuksal sebeple, yüklenici davalının temerrüdü sonucu yanlar arasındaki sözleşme uyarınca teslimi gereken sobaların davacıya teslim edilmediği ve dolayısıyla iş-eser bedelinin ödenmesi amacıyla davacıya verilen uyuşmazlık konusu üç adet çekin bedelsiz kaldığı ve bu sebeple bu çeklerin toplam miktarı olan (51.750.000.000) TL. tutarında davacının davalıya borçlu olmadığı sabit olduğu ve buna göre mahkemece, davanın tümden kabulüne karar verilmesi gerektiği halde; nasıl hesaplandığı da açıklanmadan ve dava konusu olmayan 30.09.2003 keşide tarihli çekte gösterilmek suretiyle yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1.) bentte belirtilen nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2.) bentte açıklanan sebeple temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davacı yararına BOZULMASINA, duruşmada kendisini vekille temsil ettirmediğinden davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye 1.711,50 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 24.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.