YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/6250
KARAR NO : 2007/7852
KARAR TARİHİ : 05.12.2007
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Davada istenen 29.12.1997 tarihli sözleşmeden kalan alacak bedeline ilişkin 18.06.2004 tarihli fatura ile 01.06.2003 tarihli sözleşmeye dayalı 01.07.2004 tarihli fatura bedellerinin ödenmesi için yapılan takibe itirazın iptâline karar verilmesidir.
Davalı ödemelerin fazlasıyla yapıldığını borçlu bulunmadıklarını savunmuş, davanın reddini istemiştir. Mahkemenin kısmen kabule dair kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Taraflar arasında proje ve teknik uygulama sorumluluğuna ilişkin 29.12.1997 tarihli sözleşmeyle 01.06.2003 tarihli sözleşmenin varlığı uyuşmazlık konusu değildir. Hükme dayanak bilirkişi raporunda, 29.12.1997 tarihli sözleşme bedelinin fahiş olduğu, 2.939.008.859 TL’nin yeterli olacağı, buna göre de davalının 7.700.000.000 lira üzerinden fazlasıyla ödeme yaptığı gerekçesiyle davacının bu sözleşmeden alacağı kalmadığı görüşüne yer verilmiştir. Oysa tarafların serbest iradeleriyle kararlaştırdıkları sözleşme bedelinin kendilerini bağlıyacağı açıktır (BK.1.md.). Kaldı ki davada bedelin fahiş olduğu, uyarlanması gerektiğine dair istem de bulunmadığından bilirkişi görüşünün hukuki dayanağı yoktur. O halde mahkemece yapılması gereken iş 29.12.1997 tarihli sözleşme kapsamında davacının yapmış olduğu tüm işlerin yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluna sözleşmede kararlaştırılan bedel uyarınca hesaplattırılmalı, bundan davalının yaptığı ödeme tutarı mahsup edilerek varsa kalan miktar bakımından dava kabul edilmelidir. Bu hususlar üzerinde durulmadan bilirkişinin görüşüyle bağlı kalınarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca kabulüyle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 05.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.