YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/3278
KARAR NO : 2007/3516
KARAR TARİHİ : 24.05.2007
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, davacının da arsa sahibi sıfatıyla tarafı olduğu ve Bursa 9. Noterliği’nce doğrudan düzenlenen 21.04.2005 tarih ve 22873 yevmiye numaralı “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesi”ne dayalı olarak açılmıştır.
Davalı yüklenici kooperatif davacı arsa sahibine 31.10.1999 tarihinde teslimini yüklendiği (A) Bloktaki 7, 15 ve 17 bağımsız bölüm numaralı dairelerini teslim etmemiş ve teslimde gecikmenin haklı sebeplere dayalı olduğunu da yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Yanlar arasındaki sözleşmenin (8.) maddesi, davalı yüklenicinin “teslimde temerrüdü” halinde ilk bir yıllık sürede her bir daire için aylık (200) Alman Markı gecikme tazminatının davalı tarafından davacı arsa sahibine ödenmesini öngörmektedir. Nitekim, mahkemenin kabulü de bu yöndedir.
Ancak, davacı tarafından davalı yüklenicinin dava tarihine kadar temerrüdünün gerçekleştiği ileri sürülerek, gecikme tazminatı istenmiştir. Davada gecikme tazminatı, Alman Markı olarak talep edilmiş ise de, “çoğun içinde az da vardır” kuralı gözetilerek ve davacı istemiyle de bağlı kalınarak 31.10.2000 tarihinden itibaren rayiç piyasa koşullarına göre davacının gecikme (kira) tazminatı isteminin mahkemece incelenip karara bağlanması gerekir. Çünkü, Borçlar Kanunu’nun 106/1. maddesi gereğince, yüklenicinin temerrüdü halinde, arsa sahibi davacı akdin ifasıyla birlikte gecikme sebebiyle gerçekleşen maddi zararının da tazminini isteyebilir.
O halde, mahkemece yapılacak iş; 31.10.2000 tarihinden itibaren, davacıya verilmesi gereken dairelerin tesliminde gecikme süresini belirlemek ve davacının talebi aşılmamak suretiyle isteyebileceği gecikme (kira) tazminatı tutarını; gerekirse yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak veya bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak tespit etmek ve varılacak sonuca göre bir karar vermekten ibaret olmalıdır.
Mahkemece yukarıda açıklanan hususlar gözetilmeden yazılı şekilde gecikme (kira) tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1.) bentte belirtilen nedenle davalı tarafın tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2.) bentte açıklanan sebeple temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 368,40 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 24.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.