YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/9277
KARAR NO : 2020/12166
KARAR TARİHİ : 14.12.2020
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK’nın 158/1-f-son, 52/2, 52/4, 53 maddeler gereğince mahkumiyet
2- TCK’nın 204/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın … İletişim Ltd. Şti. isimli şirketin yetkili temsilcisi olmamasına rağmen 5.000 TL bedelli 15/11/2008 ve 15/12/2008 keşide tarihli 2 adet çeki düzenledikten sonra cirolayarak borcuna karşılık katılan …’ya verdiği, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia edilen olayda;
1- Resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurularının incelenmesinde;
Sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK’nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, keşide tarihleri farklı olan ancak katılanın beyanından her iki çekin aynı tarihte verildiği anlaşılmakla suç tarihi 15/11/2008 ile inceleme tarihleri arasında 15/11/2020 tarihinde dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Katılan …’nın 13/01/2015 tarihli ifadesinde; sanığa bir araç satmıştım, parasını ödeyemedi, karşılığında bana iki adet çeki verdi demesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer verilmeyecek şekilde açığa çıkarılabilmesi amacıyla, borcun ne zaman doğduğu, ödemenin ne şekilde yapılacağı, borcun ödenmemesi halinde ödemenin nasıl yapılacağı hususları, katılan ve sanığa açıklattırılıp varsa tanık beyanına da başvurulup önceden doğan borç ilişkisi ile borç yenilenmesinin bulunup bulunmadığı hususları da karar yerinde tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanık hakkında TCK’nın 158/1-j maddesi gereğince kamu davası açıldığı halde ek savunma hakkı verilmeden TCK’nın 158/1-f-son maddesi gereğince hüküm kurulması suretiyle CMK’nın 226/2. maddesine aykırılık oluşturulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.