YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/3143
KARAR NO : 2021/1861
KARAR TARİHİ : 24.02.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-e, 35/2, 62, 52/2, 52/4, 53maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05/06/2008 tarih ve 2008/119 E. 2008/323 K. sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra beş yıllık denetim süresi içerisinde işlediği TCK’nın 125 ve 106/1 maddelerinde düzenlenen “hakaret ve basit tehdit” suçlarından dolayı Ankara 21. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2014 tarih ve 2013/335 E. 2014/151 K. sayılı dosyasından verilen hükümlerin kesinleşmesi nedeniyle yeniden duruşma açılarak Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 16/09/2014 tarih ve 2014/283 E. 2014/300 K. sayılı kararı ile açıklanan atılı suçtan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-) UYAP sisteminden yapılan sorgulamaya göre, sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükümle ilgili Ankara 21. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2014 gün, 2013/335 Esas, 2014/151 Karar sayılı ilamıyla yapılan ihbar üzerine hükmün açıklandığı, ancak ihbara konu olan kararda sanık hakkında TCK’nın 125 ve 106/1-2.cümle maddeleri uyarınca hükümler kurulduğunun anlaşıldığı, basit tehdit ve hakaret suçlarının 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesine göre uzlaşma kapsamında kalması ve 6763 sayılı yasa ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın yeniden değerlendirilmesi lüzumu karşısında, ihbara konu suça ilişkin belirtilen işlemlerin akıbetinin mahkemesinden sorulup, olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-) Kabule göre de; Anayasa’nın 141. ve 5271 sayılı CMK’nın 34., 230. ve 289. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının denetime olanak verecek şekilde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde mevcut delillerin tartışılması, değerlendirilmesi,
reddedilen veya kanıtlama yönünden üstün tutulan delillerin neler olduğu ve nedenlerinin gösterilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması, bir başka deyişle eldeki delillerle neden bu sonuca varıldığının anlatılması gerektiği, tüm bunların ışığında ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu kabul edilen eylemi, bunun yasal unsurları ve nitelendirmesi, uygulanacak kanun maddesi ve CMK’nın 230. maddesinde belirtilen diğer unsurların bulunması gerektiği gözetilmeden 05/06/2018 günlü hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına dair karara atıfta bulunulmak suretiyle eksik inceleme ve değerlendirme ile gerekçesiz olarak karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.