Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2019/2470 E. 2019/3682 K. 11.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/2470
KARAR NO : 2019/3682
KARAR TARİHİ : 11.04.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi; bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak, bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak, ilk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak, suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamına göre; mahkemece ilk kararda, sanıkların atılı suçları işlemediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanıldığı ve Yargıtay bozma ilamından sonra, bozma ilamında belirtilen gerekçeler de tartışılarak ve ilk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak suretiyle direnme kararı verdiği, buna göre; ilk hükümde yer almayan bu hususlar, Özel Dairece denetlenmemiş olduğundan, Özel Dairece denetlenmeyen bir konunun ilk kez ve doğrudan Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmesine kanunen imkan bulunmamaktadır. Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesinin özel dairece yapılması gerektiği anlaşılmakla;
Olay tarihinde … Eczanesi isimli işyerinde çalışan sanıkların, eczanede çalıştıkları dönemde sağlık karneleri kendilerinde bulunan 42 adet sigortalıya, sahte hasta katılım payından muaf ilaç kullanım raporları tanzim ettikleri ve bu sahte raporlarla ilaç yazdırıp menfaat temin ettikleri iddia edilen somut olayda,
A) Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz itrazlarının incelenmesinde:
Sanıkların üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK’nın 204/1, 66/1-e ve 67/3. maddelerine göre hesaplanan 8 yıllık dava zamanaşımı süresinin, zamanaşımını son kesen sebep olan sanık …’ın savunmasının alındığı 10/05/2010 tarihi ve sanık …’ın savunmasının alındığı 21/07/2010 tarihi ile inceleme tarihi arasında gerçekleştiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
B) Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz itrazlarının incelenmesinde:
Dosya kapsamında toplanan delillere göre sanıkların atılı suçu işlediğinin sabit olmadığına ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, bahse konu sahte raporların sanıklar tarafından düzenlediğine dair temyiz dışı sanık ….’ın duruşmada doğrulanmayan savcılık beyanı dışında sanıkların mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, somut delil bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanıkların atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetine yeter nitelikte delil elde edilemediği mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, sanıkların atılı suçları işlediklerinin sabit olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA, 11/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.