Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2019/1668 E. 2019/1602 K. 04.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/1668
KARAR NO : 2019/1602
KARAR TARİHİ : 04.03.2019

Dolandırıcılık suçundan şüpheliler …, … ve … haklarında yapılan soruşturma sırasında, suç yeri itibarıyla dosyanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair Orhangazi Cumhuriyet Başsavcılığının 21.05.2018 tarih ve 2018/1495-107 sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez suç yeri bakımından dosyanın Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 21.06.2018 tarih ve 2018/97705-15998 sayılı yetkisizlik kararı üzerine, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili kılınmasına dair mercii Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.07.2018 tarih ve 2018/926 değişik iş sayılı kararı aleyhine, yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 30.01.2019 gün ve 94660652-105-45-16269-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.02.2019 tarih ve 2019/12068 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 12.10.2015 tarih ve 2015/14021-29798 karar sayılı ilamında, “…Dairemizin 06.04.2015 tarih ve 2015/4473-23011 sayılı ilâmı ve daha birçok kararında da belirtildiği üzere, dolandırıcılık suçunun, iradesi fesada uğratılan kişinin yatırmış olduğu paranın fail tarafından çekildiği anda tamamlanacak olması nedeniyle suç yerinin de menfaatin temin edileceği yer olacağından hareketle…” şeklinde belirtildiği üzere, paranın çekildiği yerin menfaatin temin edileceği yer olduğu, menfaatin temin edildiği yerin tespit edilememesi halinde ise yetkili yerin hileli davranışın müştekiye ulaşarak müştekinin kandırıldığı yer olduğu,
Somut soruşturma dosyasına konu olayda, müştekinin instagram isimli sosyal paylaşım sitesi üzerinden bilet satımı hususunda şüpheli ile anlaştığı ve müştekinin iş cep uygulaması aracılığı ile şüphelinin belirtmiş olduğu TC kimlik ve cep telefonu numarasına “Cebe Havale” yolu ile para gönderdiği ve gönderilen paranın …. isimli bankamatikten çekildiği, paranın transfer edildiği bu şekildeki bankacılık işleminde, paranın herhangi bir ATM’den belli bir süre içerisinde çekilmesi gerektiği, aksi halde havale edilen paranın göndericinin hesabına iade edileceği, paranın şüphelinin banka hesabına gönderilmediğinden şüphelinin havale edilen parayı çekmesiyle tasarruf alanına gireceği, bu haliyle haksız menfaatin temin edildiği yerin somut olayda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dairemizin 04.02.2019 tarih ve 2018/8559-2019/297 sayılı ilamı ile istikrar kazanmış daha birçok kararında da belirtildiği üzere menfaat konusu paranın çekildiği yerde dolandırıcılık suçu tamamlanacağından yetkili yerin de bu doğrultuda belirlenmesi gerektiği, paranın şüphelinin cep telefonuna ya da hesabına havale edilmesinin sonuca etkili olmayacağı, zira suçun teşebbüs aşamasında kalması durumu hariç olmak üzere, paranın fail ya da failler tarafından çekildiği yerdeki yargı merciinin yetkili olacağı, somut olayda da şüpheliler tarafından paranın çekilerek menfaatin elde edildiği yerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.07.2018 tarih ve 2018/926 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 04.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.