Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/89 E. 2018/8754 K. 29.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/89
KARAR NO : 2018/8754
KARAR TARİHİ : 29.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 52/2, 58/6-7 ve 53. maddeleri
gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, şikayetçi …’un çalıştığı işyerine gelip, kendisine işyerinden kasko ve sigorta yaptırdığını, çok memnun kaldığını ve kendisinin de cep telefonu tamircisi olduğunu söyledikten sonra, masanın üzerinde bulunan şikayetçiye ait cep telefonunu alarak, gerçekte cep telefonu tamirciliği yapmadığı halde, “Senin cep telefonun bayağı yavaşlamış, buna bir format atalım, yeni gibi olsun.” demesi üzerine, teklifini kabul eden şikayetçiden suça konu cep telefonunu alıp işyerinden ayrılarak haksız yarar sağladığı, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın aşamalardaki birbiriyle çelişen savunmaları, şikayetçi beyanı, canlı teşhiş tutanağı, dairemizin bozma ilamı sonucu uzlaşma sağlanamadığına dair uzlaştırma raporu ile oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, hileli söz ve davranışlarla şikayetçiden suça konu cep telefonunu alıp yanından ayrılarak üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “30 gün” ve “600 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “5 gün” ve “100 TL“ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.