Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/8541 E. 2019/16 K. 28.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/8541
KARAR NO : 2019/16
KARAR TARİHİ : 28.01.2019

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık, nitelikli mala zarar verme
HÜKÜM : a-TCK’nın 142/1-e, 143, 31/3, 62 maddeleri gereğince mahkumiyet
b-TCK’nın 152/1-a, 168/2, 31/3, 62, 50/1-a, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli hırsızlık ve nitelikli mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hükümler, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuğun, müştekinin apartmanın önüne direksiyon kilidiyle kilitleyip park ettiği motosikletin kilidini kırarak alıp götürdükten sonra yakalandığında rapor temini amacıyla götürüldüğü sağlık ocağının bekleme salonunun penceresini kafasıyla vurarak kırdığı, bu şekilde nitelikli hırsızlık ve nitelikli mala zarar verme suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Nitelikli mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
6545 sayılı Kanun’un 65. maddesiyle, 5237 sayılı TCK’nın 152. maddesinde yapılan değişikliğin, 28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak ve söz konusu Kanun değişikliğine göre, 5237 sayılı Kanunun 152. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “altı” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirildiği, buna göre, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 2 ve 152/1-a maddelerine göre, kamu malına zarar verme suçunda; asli zamanaşımı süresinin 5 yıl 4 ay, olağanüstü zamanaşımı süresinin ise 8 yıl olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
14/03/2007 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 2 ve 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesiyle değişik 152/1-a, son maddelerinde öngörülen 8 yıllık dava zamanaşımının 14/03/2015 tarihinde dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Nitelikli hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçların sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuk müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
26/10/2011 tarih ve 2009/285; 2011/1469 E.K. sayılı ilk hükümde 5237 sayılı TCK’nın 141/1 maddesi gereğince 5 ay 16 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve hüküm aleyhine sadece suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz talebinde bulunması sonucunda, hükmün, suça sürüklenen çocuk aleyhine suç vasfının yanlış tayin edildiği gerekçesiyle bozulduğu, bozma ilamından sonra yapılan yargılama sonunda, sanığın sonuç olarak 1 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesinden sonra, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca, halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereğince, cezanın, önceki hükümdeki ceza miktarı gözetilerek 5 yıl 16 gün hapis cezası olarak infazına denilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği gözetilmeden kazanılmış hak ilkesinin ihlal edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasının sonuna, “Ceza miktarı itibariyle kazanılmış hak ilkesi gözetilerek, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca, infazın, 5 ay 16 gün hapis cezası üzerinden yapılmasına” cümlesinin eklenilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.