Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2018/8391 E. 2018/9587 K. 17.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/8391
KARAR NO : 2018/9587
KARAR TARİHİ : 17.12.2018

Güveni kötüye kullanma suçundan sanık …’in, 5237 Türk Ceza Kanunu’nun 155/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair….62. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.03.2016 tarih ve 2015/532-2016/106 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle hapis cezasının aynen infazına ilişkin….62. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.03.2018 tarih ve 2018/80-217 sayılı kararına yönelik itirazın, sanığın üzerine atılı suçun uzlaştırma kapsamına alındığı ve dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair mercii….1. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.05.2018 tarih ve 2018/984 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 26.10.2018 gün ve 94660652-105-34-8784-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.11.2018 gün ve 2018/88062 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.11.2006 tarih ve 227-228 sayılı kararında belirtilen “Esasen olağan bir dikkat ve özenin gösterilmesi halinde gerçekleşmeyecek olan isim, yaş ve hesap hataları, yargı kararlarında ‘maddî yanılgı’ veya ‘yazım hatası’ diye isimlendirilen beşerî hatalardır. Yargılama araçlarının belirli bir biçimde takdir edilmelerinden kaynaklanan değerlendirme hataları ise hukukî yanılgılardır. Hukukî yanılgılar, ancak başka bir merci tarafından ve yasa yolu başvurusuyla açılan bir talî muhakeme ile giderilebilir. Yargı ve kararlardaki maddî yanılgıların düzeltilmesi ise herhangi bir yöntem ve zamanla sınırlı değildir. Bu yanılgılar, bizzat bu hatayı yapan merci tarafından, kendiliğinden veya bir yasa yolu başvurusu üzerine verilen bir karardaki uyarı üzerine düzeltilebilir.” biçimindeki açıklamalar karşısında,
Sanığın eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğundan bahisle, anılan maddenin uygulanmasına yönelik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmesini müteakip,….62. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.03.2016 tarih ve 2015/532-2016/106 sayılı kararı ile sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 155/2. maddesi uyarınca alt sınırdan ceza tayin edildiği ancak anılan kararın gerekçe ve hüküm kısmında anılan kanunun 155/2. maddesi yerine 155/1. maddesinin yazıldığı, sözü edilen maddî hata temelli bu yazım hatasının aynen infaza ilişkin aynı mahkemenin 14.03.2018 tarih ve 2018/80-217 sayılı kararı ile düzeltildiğinin anlaşılması ile birlikte, 5237 sayılı Kanun’un 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun; 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin, gerek 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile yapılan değişiklik öncesindeki hâline, gerekse de söz konusu değişiklik sonrası hâline göre uzlaşma kapsamında bulunmadığı cihetle, itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,….1. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.05.2018 tarih ve 2018/984 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 17.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.