YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/742
KARAR NO : 2021/2867
KARAR TARİHİ : 11.03.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan;
TCK’nın 158/1-f, 62/1, 52/2. ve 53. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık …, sanık … müdafii ve sanık … tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın kredi kartı bilgileri kullanılarak, Portakal Teknoloji Ltd. Şti.’ye ait www…..com adlı internet sitesinden 500 TL ile Sis-p@ İletişim Sistemleri Pazarlama Bilişim Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’ye ait www.simkontor.com isimli internet sitesinden de 51 TL tutarında kontör alışverişi yapıldığı, Portakal Teknolojileri İletşim Ltd. Şti.’nin suç tarihinde katılana ait kredi kartı bilgilerini kullanarak kontör alımını yapan kişinin, kendi alt bayii olan Kontürk İletişimin sahibi sanık … olduğunu belirttiği, katılanın kredi kartının internet üzerinden oluşturulan sahte siteler vasıtasıyla elde edilip, kredi kartı ve kişisel bilgileri kullanılarak internet üzerinden harcama yapıldığı ve sanık … ile sanık …’in katılana ait kredi kartı bilgilerini bilirkişi raporunda açıklanan teknik yöntemlerle ele geçirdikleri, kontör bayiliği yapan sanık … aracılığı ile de 551 TL kontör alımı ve bunun paraya çevrilmesi işlemini gerçekleştirdikleri, bu şekilde sanıkların üzerlerine atılı banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda,
1) Sanık …’un temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın yokluğunda verilen 22/01/2014 tarihli mahkumiyet hükmünün, 25/03/2014 tarihinde usulüne uygun olarak sanığa tebliğ edildiği, sanığın 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesinde belirtilen 1 haftalık süre geçtikten sonra 03/04/2014 tarihinde temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla; vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2) Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar … ve … hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 3/e maddesi uyarınca “kredi kartının, nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kartı veya fiziki varlığı bulunmayan kart numarasını” ifade etmesi karşısında, sanıkların katılana ait kredi kartı bilgilerini ele geçirip, bu bilgileri kullanarak kontör almaları ve kendilerine haksız menfaat temin etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nın 245/1. maddesinde tanımlanan “banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması” suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgıya düşülerek sanıklar hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
a- 5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde, asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurmak suretiyle fazla adli para cezası tayini,
b- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden, iptal kararına göre değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanık … müdafii ve sanık …’nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, bozmanın hükmü süresinde temyiz etmeyen ve suçu birlikte işleyen sanık …’a da sirayet ettirilmesine, 11/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.